Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, hakkında üçüncü kez gensoru önergesi verilmesine yol açan "pastörize yumurtada KDV indirimi" kararını savunacak. AK Parti'nin, Kızılcahamam Zirvesi'nde milletvekillerini ikna etmeyi hedefleyen Unakıtan, aslında oğluna ayrıcalık sağlanmadığını, hatta devleti zarara uğratmaktan kurtardığını ileri sürecek.
Kısa bir hatırlatmada yarar var. Maliye, 29 Aralık 2004 tarihli bir kararnameyle pastörize yumurtanın KDV'sini yüzde 18'den 8'e düşürdü. Malum, Bakan'ın oğlu Abdullah Unakıtan, bu alanda faaliyet gösteriyor. Unakıtan'ın yanı sıra iki firma daha likit yumurta üretimi gerçekleştiriyor. 1.5 yıl önce, dar ve sabit gelirlileri koruma gerekçesiyle bazı gıda maddeleri ve türev ürünlerinin KDV'si yüzde 8'e çekildi. Yani, "Peynirde KDV yüzde 8 ise peynir tozunda da yüzde 8 olur" tezi işlendi. Yumurtanın KDV'si yüzde 8 olduğuna göre, pastörize yumurtada da yüzde 8 olmasında sakınca görülmedi. Kararnameye parantez içinde "likit ve pastörize yumurta dahil" eklendi.
Unakıtan'ın yapacağı savunma şu temelde yükselecek: "Temel gıda ürünlerinde KDV'yi indirdik. Kişiye özel bir düzenleme yok. Likit yumurtayı da kapsama alan vergi indirimini kararname ile yapmasaydık devlete ilave yük gelebilirdi. Çünkü likit yumurta kararnamede olmasaydı bile, herhangi bir mükellef maliyeye, emsalleri gösterip bu imkandan yararlanmayı talep edebilirdi. Kararnamedeki indirim, Resmi Gazete'de yayımlandıktan sonra hüküm ifade ediyor. Geriye yönelik hak doğurmuyor!"
Cumhuriyet döneminin en başarılı bütçe ve özelleştirme performansını yakalamasına rağmen eşi ve çocuklarıyla ilgili her biri somut belge ve beyanlara dayanan iddialarla yıpranan Unakıtan'ın açıklaması bakalım vicdani rahatlama sağlayacak mı?