Boyner Grubu tarafından çıkartılan giyim markası Network'ün bana göre başarısının arkasında yatan en önemli faktör Arzu Kaprol gibi önemli bir tasarımcıyla çalışıyor olmasıydı.
Öğrendim ki bu işbirliği ağustos ayında sona ermiş. Markaya katkılarını çok iyi bildiğimden doğrusu üzüldüm. Ancak Arzu Kaprol ile sohbet edip, Kaprol'un kendi önüne koyduğu vizyonu görünce, her bitiş yeni bir başlangıç şeklinde düşünmeye başladım.
10 yıldır Arzu Kaprol'ün liderliğinde olan Network bundan sonra kadın koleksiyonu için kiminle çalışacak henüz bilmiyorum. Ancak Arzu Kaprol, Boyner Grubu ile daha önce Arzu Kaprol markası için yaptığı lisans anlaşmasını da vakti dolmadan, karşılıklı görüşerek sona erdirdiğini ve Türkiye'de hızla mağazalaşmak için harekete geçtiklerini söylüyor.
Türkiye'deki tasarımcıların maddi olarak güçleri aslında mağaza zinciri oluşturmalarına yetmiyor. O nedenle de sanayi-tasarımcı işbirliğini önemli buluyorum. Nitekim bunun en güzel örneklerinden birini Dice Kayek'i yaratan Ayşe ve Ece Ege kardeşler ile İpekyol'un kurucusu Yalçın Ayaydın verdi. Machka markası böyle doğdu.
Arzu Kaprol, yurtdışında hali hazırda çok önemli noktalarda ciddi satış rakamlarına ulaşmış durumda. Çok stratejik konumda olduklarını biliyorum. Örneğin, Londra'nın en lüks çok katlı mağazası Harrods'ta Arzu Kaprol markası Valentino ile Alaia arasında yer alıyor ve kıyafetler 4 bin pounddan satılıyor.