Yargıtay, Hakan Büyük'ün Eskişehir'de kaldığı evde yapılan ve tüm aşamaları kamera ile kayıt altına alınan aramayı gerekçeli kararında şu şekilde anlatıyor: "19.2.2011'de, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne yapılan ihbar üzerine, 22.2.2011'de, Hakan Büyük'ün Eskişehir'de kaldığı eve girilmiş, komodin çekmecesinde ele geçirilen flaş bellekteki her bir belgenin şifresi, şifre kırma programı aracılığıyla 2 günlük bir çalışma sonucu kırılmış, sanığın oğlunun adı ve doğum yılına karşılık gelen şifre kullanılarak, gizlenen belgelerin içeriğinde istihbari bir kısım bilgi ve belgelerin yanı sıra, Hakan Büyük'ün de imzasının bulunduğu istihbari raporlar ile Suga Harekât Planı ve Oraj Hava Harekât Planı kapsamındaki bilgilere ulaşılmıştır."
Yargıtay, söz konusu dijital delillerin sahte olduğu, başkaları tarafından İstihbarat Karşı Koyma birimine ve Hakan Büyük'ün flaş belleğine konulduğu iddiasına da şöyle cevap veriyor: "Hakan Büyük ve Kemalettin Yakar, istihbarat sınıfından yetişmiş, bu tür manipülasyonlara karşı tecrübeli kimseler. Aramalarda ele geçen deliller birbirini ve başka mahallerde ele geçen delilleri doğruluyor. Başkaları tarafından bu mahallere konulduğuna ilişkin iddialar soyut; delillerin, sanıklar dışındaki kimseler tarafından bu mahallere konulmuş olduğuna dair savunmalar, hayatın olağan akışına uygun görülmemiştir."