CHP milletvekili Gülsün Bilgehan diyor ki: "Sonuçta bugün Tunceli bölgesi en görgülü, en eğitimli, demokrasiye inanan insanlardan oluşuyor. Meselâ sürgünlerden söz ediliyor... O sürgünlerde çok iyi yetişmiş kızlar var. Belki o bölgede, ortaçağ şartlarında kalsalardı, o aileleri kuramayacaklardı."
Bu cümlelerin sürç-i lisan olduğunu kabul etmek istiyorum. Zaten eleştirdiğimiz, bu tepeden inme, "Her şeyin doğrusunu, iyisini ben bilirim" zihniyeti değil mi? O tarihte CHP, kız çocuklarını kendi ailelerinden koparıp, asker ailelerin yanına evlâtlık vermişti. "İyi yetiştiler" diye, bu acımasız tavrı alkışlayacak mıyız? Sömürgeci devletler de, işgal ettikleri ülkelerin gelişmemiş halkına medeniyet götürdüklerini iddia ediyorlardı. Ayrıca Gülsün Bilgehan bir kadın. O küçücük çocukların annelerinden ayrılınca nasıl bir travma geçirdiğini daha iyi idrak etmeli.