Türkiye'nin en iyi haber sitesi
NAZLI ILICAK

Mayın patlamaları ve kara propaganda

Hakkâri-Çukurca karayolunda patlayan mayın sonucunda, biri binbaşı 8 asker ve bir korucu şehit düştü. O yolun fotoğrafları gazetelerde yayınlandı. Dar bir vadiden geçen asfalt bir yol. Yolun iki kenarı toprak. Zaten başka türlü de olamaz.
Aklıma, geçmiş yıllardaki bir tartışma geldi. Bir zamanlar Emin Çölaşan, bazı üst düzey güvenlik görevlilerinin kendisine gönderdiği mesajı sütununda yayınlamıştı. Mesajda şöyle deniliyordu: "PKK'nın mayınlı terör eylemlerinin başarıya ulaşmasının sorumlusu hükümet. Zira, yolları asfaltlamıyor; Güneydoğu'da çok sık kullandığımız bu tür yolların asfaltlanması için ilgili makamlara defalarca başvuruldu. Her seferinde aldığımız yanıt aynıydı: 'Bütçede para yok.'... Bütçede, Moğolistan'da yapılan gıcır gıcır asfalt yollar için para var; Güneydoğu için para yok. Bu gerçekleri lütfen köşenizde duyurun." (22 ve 24 Temmuz 2005-Hürriyet)
Aslında yollar asfaltlansa dahi, yanlarda kalan toprak bölüme kolayca mayın yerleştirilebilirdi. Dolayısıyla, mayın ile asfalt arasında doğrudan bir ilişki bulunmuyordu. Ama o tarihte, maalesef bir kısım ordu mensubu, terör üzerinden de antipropaganda yapmayı tercih ediyordu.
Çölaşan'ın yazısından bir süre sonra, 10 Ağustos 2005'te, Org. Fevzi Türkeri'nin Jandarma Genel Komutanı sıfatıyla aynı şikâyeti seslendirdiğini gazetelerde okuduk. O da, basın mensuplarının duyabileceği bir şekilde, Kara Kuvvetleri Komutanı Yaşar Büyükanıt'la ayaküstü konuşuyor, stabilize ve toprak yollardan yakınıyordu.
Tartışma devam ederken, ben, köşemde, hükümetin Doğu ve Güneydoğu'da yol asfaltlamasına verdiği önemi rakamlarla açıkladım: "Doğu ve Güneydoğu'da 2.5 yılda, 985 kilometre yeni bölünmüş yol yapıldı. Çalışmaları devam eden bin kilometrelik yol da 2006'da tamamlanacak. Ayrıca 260 kilometre uzunluğunda il yolu bitirildi ve hizmete açıldı. AK Parti iktidara gelinceye kadar Doğu ve Güneydoğu'da sadece 531 kilometre bölünmüş yol mevcuttu."
Duble (bölünmüş) yollar haricinde, başka bilgiler de vermiştim o tarihte: "AK Parti iktidarından önce 8 bin 762 kilometre kaplanmamış bozuk yol mevcuttu. 2 yılda, bunun 6 bin kilometresi "yenileme", "onarım", "yeni yapım" olarak asfaltlandı. Şu anda "stabilize", "toprak", "ham yol" olarak 2 bin 762 kilometre asfaltlanmamış yol bulunmakta" (2 Ağustos 2005)
Bilgiyi, Karayolları Genel Müdürlüğü Bakım Onarım Dairesi Başkanı Ahmet Bulut'tan almıştım.

Asfalt ve toprak yol tartışması tam bir kara propaganda örneğiydi. Erdoğan, Moğolistan'daki Orhun Anıtları'na giden 45 kilometrelik yolu yapmayı vaat etmişti. İşte bu yüzden bazı üst düzey askerler, Çölaşan vasıtasıyla, "Güneydoğu ihmal edilirken, Moğolistan yolu yapılıyor" havasını basmak istemişlerdi: "Bütçede Moğolistan'a yapılan gıcır gıcır asfalt yollar için para var, Güneydoğu'ya para yok."
***
Bugüne gelelim... Eğer eski iklim sürseydi, aynı sütunda şöyle bir tespit görebilirdik: "Başbakan Somali için seferber oluyor; hatta orada yol yapılacağı sözünü verdi. Ama bizdeki yollar hâlâ toprak... Bu yüzden mayınlar patlıyor; askerlerimiz şehit oluyor."
Dünden bugüne çok şey değişti. Kara propagandanın suç olduğu anlaşıldı. Hükümet aleyhtarı yazıları toplayan internet siteleri açığa çıktı. Bu sitelerde, gazetelerden alıntılanan yorumlar ya da haberler vardı ama yukarıda örneğini verdiğim gibi, o yazılar ya da yorumları zaten "dost gazetecilere" askerler yazdırıyordu.
Şehitlerimiz için gözyaşı dökerken, terörle mücadele etmek yerine, birinci öncelikli hedeflerini hükümetin ayağını kaydırmak olarak belirleyenleri de, kınamak istiyoruz. Belki, topyekûn ve iyi niyetle meseleye eğilseler, Türkiye bu mücadelede daha başarılı olabilirdi.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA