Yargıtay Başsavcısı'nın tüzük uyarısını dinlemek mecburiyeti yoktu. İtiraz edilebilir; konu Anayasa Mahkemesi'ne intikal ederdi. Kılıçdaroğlu, "Fırsat bu fırsat" dedi ve Önder Sav'dan kurtulmak üzere kolları sıvadı. Ayrıca, bir uzlaşma zemini yakalanabilirdi. Atanan Genel Başkan yardımcıları arasında, Sav'ın tavsiye ettiği isimler de yer alabilirdi. Önder Sav'a da, -isteği gibi- Teşkilâttan Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı verilebilirdi. Sav'ın talep ettiği o makama, tam da onun şiddetle karşı çıktığı bir isim getirildi.
Bence, Kılıçdaroğlu çok acele etti. Şu beyti hatırlatmakta fayda var: "Tîz-i reftâr olanın pâyine dâmen dolaşır. / Erişir menzil-i maksuduna âheste giden."