24 Eylül 2001'de, işçi ve işveren temsilcileri (TOBB, TÜSİAD, TİSK, TESK, Türk-İş, DİSK, Hak-İş, Türkiye Siad Platformu, Sektörel Dernekler Platformu) anayasanın değiştirilmesine "evet" başlığı altında ilânlar yayınlamışlardı. Ecevit Başbakan'dı. Anayasada, bugünkü kadar bile işçiye fayda sağlayacak bir değişiklik gerçekleşmiyordu. Ama demokrasi yolunda bazı adımlar atılıyordu ve kuruluşlar, o adımın arkasında durmuştu. Demek mesele, işçiye verilen hakların yeterli olup olmaması değil. Bugün parlamentoda uzlaşmanın sağlanamaması, işçi ve işveren sendikalarını da bölmüş durumda. Özellikle, HSYK ve Anayasa Mahkemesi'nin yeniden yapılandırılması, "Yürütme'nin Yargı'yı ele geçirdiği" şeklinde yorumlanıyor. Oysa bu iddia, değişikliği hukuk devleti ilkesine aykırı bulmayan Anayasa Mahkemesi kararıyla çöktü. Buna rağmen, DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, işçileri "hayır" vermeye çağırdı. Bu çağrıyı şöyle okuyorum: "Bizi işçi haklarından ziyade, AK Parti'nin iktidarda kalıp kalmaması ilgilendiriyor. Ona güvenmiyoruz. Anayasa Mahkemesi, yapılan değişiklikleri hukuk devleti ilkesine aykırı görmese bile, biz farklı düşünüyoruz."