"Kömür madeninde, taşeronlaşma yüzünden kaza oluyor" diyor sendikacılar. Bu iddia, "özel sektör işini doğru dürüst yapamaz" varsayımına dayanır ki, aksine, uygulama, kamunun daha verimsiz, daha dikkatsiz ve savruk çalıştığını göstermiştir. Bu iddiayı doğru kabul etsek, o zaman, özel sektör madenciliğine de karşı çıkmamız gerekecek. Yeniden "bütün madenler devletleştirilsin" noktasına mı döneceğiz?
Kömür ve linyit çıkarılması işinde faaliyet gösteren işyeri sayısı 505. Bunun 483'ü özel sektöre, 22'si kamu sektörüne ait. (Sosyal Güvenlik Kurulu 2008 İstatistik Yıllığı)
Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK), 3 bin kilometrekaresi deniz altında olmak üzere, 6 bin 885 kilometrekarelik bir sahada kömür işletme ruhsatına sahip. 1980'li yıllardan beri kuyu açma işi (kömür elde etmede ön hazırlık), 3'üncü şahıslara veriliyor; yani taşeron kullanılıyor. 2004'ten beri ise, gene bir ön hazırlık olan galeri açma faaliyeti taşeronlar eliyle yaptırılıyor. Ayrıca, kamu tarafından çalıştırılmayan alanların, rödövans karşılığı özel sektöre tahsisi söz konusu. (Rödövans'ta, taşeron TTK'ya, ton başına belirli miktarda kömür veriyor) Bu uygulamaya, 1988'de başlanmış. TTK'nın ana statüsünde, "kömür sahalarını işletir ve işlettirir" deniliyor. Dönemin hükûmeti, buna dayanarak üretimi kısmen taşeronlara devretmiş. Ama Danıştay, "Ana statü, kanunun üzerinde olamaz; 3867 sayılı yasa, ruhsatlı bölgede kömürü TTK'nın işletmesini öngörüyor" diyerek, uygulamaya son vermiş. Bunun üzerine, 2004'te, kanuna, "işletir/işlettirir" hükmü girmiş.
TTK Genel Müdürü Burhan İnan'a, "Taşerona ne gerek var?" diye sordum. "Verimlilik ve maliyet" cevabını verdi. Taşerona verilmese, kömür üretimi düşecek. Ne yeterli işçi var, ne de para. 1970'lerde, TTK'da 60 bin işçi çalışırken, her yıl tedricen düşmüş ve bugün 11 bin 712 işçi seviyesine kadar inmiş. Aslında daha da aşağılardaymış işçi sayısı. 2006'da bin 120 işçi, 2009'da da 3 bin işçi alınmış. Ancak bu sayede bugünkü rakama ulaşılmış.
Bir ilave daha yapayım: Bütün ihaleler, tamamen İhale Kanunu'na göre ve herkese açık, şeffaf olarak gerçekleştiriliyormuş.
Sanırım, mesele, işin taşerona yaptırılması değil. Çünkü zaten 400'ün üzerinde özel işletme kömür ve linyitte faaliyet gösteriyor. Denetim yeterli mi, değil mi? Bunu tartışmalıyız.