Yüce Allah (c.c.) Kur'ân-ı Kerîm'inde, 'Allah yolunda öldürülenlere ölü demeyin; bilâkis onlar diridir ama siz bunu anlayamazsınız' buyuruyor. Türk Milleti, vatan coğrafyasının her köşesinden gelerek Allah yolunda, vatanları ve imanları uğrunda Çanakkale'de savaşarak şehit düşen kahramanlarıyla bir 'destan' yazmıştır. 'Çanakkale Destanı', Ergenekon, Bozkurt, Oğuz Kağan destanları gibi bir Türk destanıdır ve 250 bin şehidin kanıyla yazılmıştır.
Bu 'Şehitler Günü'ne hususî bir önem atfeden Başbakan Erdoğan'ı ve özellikle bu defa 12 günlük muhteşem bir anma programı hazırlayan Çanakkale Valisi Güngör Azim Tuna ve Belediye Başkanı Ülger Gökhan'ı candan kutluyorum.
Şu gerçeği de dost düşman herkesin bilmesi gerekir ki, bizim için Çanakkale Şehitleri ne ise, vatan haini terörist cânilere karşı vatan savunmasında şehit düşerek Türk Bayrağı'na sarılı tabutlarında toprağa verilenler de aynı kahramanlardır.
***
İngilizler ve
Fransızlar, 1924 ve 1926'da
Çanakkale muharebelerinin yapıldığı yerlerde çok sayıda mezarlık ve anıt yaptırmışken, ne yazık ki 1916'da
Şevki Paşa Haritası'nın yapımı dışında,
Türkiye'de
CHP'nin tek parti diktası devrinde, bizzat
Atatürk'ün de bir
Çanakkale Gazisi olduğu unutularak, sırf
Osmanlı dönemine ait olduğu için
Çanakkale Zaferi, tarih şuurundan mahrum sözde
Cumhuriyetçiler tarafından unutturulmaya çalışılmıştır.
'Şehitler Anıtı'nın temeli,
İngiliz ve
Fransız anıtlarının yapımından ancak 30 yıl sonra
DP döneminde 1954'te atılabilmiştir.
AK Parti döneminde ise yeni şehitlikler bulunup yaptırılmış ve
Gelibolu ilk olarak bütünüyle bir
'Türk Şehitliği' haline getirilmiştir.
Anafartalar Kahramanı Yarbay Gazi Mustafa Kemal,
Çanakkale'deki
Türk askerini şöyle tasvir ediyor:
'Karşılıklı siperler arası sekiz metre, yani ölüm muhakkak. Birinci siperdekiler, hiçbiri kurtulamayarak kâmilen şehit düşüyor. İkinci siperdekiler onların yerine geçiyor. Fakat ne kadar gıpta edilecek itidal ve tevekkül ki, ölenleri görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor, hiç tereddüt bile göstermiyor, sarsılmak yok!... Okuma bilenler, ellerinde Kur'ân-ı Kerîm, cennete girmeye hazırlanıyorlar. Bu, Türk askerindeki ruh kuvvetini gösteren şâyân-ı hayret bir misâldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale muharebelerini kazandıran, bu yüksek ruhtur.'
***
Vatan,
Millet gibi mefhumlar özellikle
Çanakkale muharebelerinde büyük anlam kazanmış; coğrafyadan
Vatan'a, İmparatorluk ahalisinden
Millet ruhuna ulaşılmıştır.
Ümmet ile
Millet ayyıldızlı sancak altında buluşmuş;
Millî Mücadele Çanakkale ruhuyla gerçekleştirilmiş ve
Türkiye Cumhuriyeti Devleti,
Çanakkale, 1. Cihan Harbi ve
İstiklâl Savaşı şehitlerinin üzerinde yükselmiştir.
Kimsecikler
Türk Milleti'ni,
Türk Vatanı'nı parçalamak için boşuna uğraşmasın. Buna kalkışan
PKK'lı teröristler, karşılarında
Çanakkale'de,
Yemen'de ve
Sakarya'da beraberce savaşan
Türkü'yle,
Kürdü'yle,
Arabı'yla,
Zaza'sıyla
'Büyük Türk Milleti'ni bulacaklardır.
Şehitlerimiz, gazilerimiz,
Allah (c.c.) sizlerden razı olsun!... Şimdi, biz bu güzel vatanda sizlerin sayesinde başımız dik, hür ve bağımsız yaşıyoruz.
Ve vatanımızdan bir karış toprağı vermemek için, sizler gibi şehit olmaya razıyız.
Cenâb-ı Hakk, bizleri de sizin şefaatinize nâil eylesin... Ruhunuz şâd olsun; nûr içinde uyuyunuz...