Sevgili okuyucular, bugün çok hüzünlüyüm. Oniki askerimizin vatan haini caniler tarafından kalleşçe pusuya düşürülüp şehit edildiklerini öğrendim. İçim sızlıyor... Bir yandan arslanlar gibi şehitlerimizin acısı, diğer yandan bir Türk vatandaşı olarak devletin aczi karşısında kırılan gururum beni rahatsız ediyor. Bir avuç hain dışında, Türküyle, Kürdüyle Türk Milleti'nin tamamının da benim gibi üzüldüğünü ve duygulandığını çok iyi biliyorum.
Ben Başbakan Erdoğan'ı seviyorum... O'nun hasbî bir gönül adamı ve gerçek bir vatansever olduğunu biliyorum. İcraatını ve başarılarını iftiharla yakından takip ediyorum. Başbakan Erdoğan, 9 yıllık icraatı neticesinde Türkiye'ye ve aziz milletimize çok şey kazandırmıştır. Elini attığı her meseleyi hâlletmeyi bilmiştir.
Lâkin ve ne yazıktır ki, bazı engeller ve hatâlar yüzünden terör meselesi çözümlenemeden kalmıştır. Bunları kısaca şöyle sıralayabiliriz:
1 Mart Tezkeresi'nin reddi sonucunda terör örgütünü tasfiye edemeyişimiz.
Terör meselesini teşhis edemeyip 'Kürt Sorunu' iddiasıyla oyalanışımız.
Bazı liberal geçinen gafil köşe yazarlarının ve tatlı su aydınlarının tesirinde kalışımız.
Yakın çevrede terörle mücadeleyle ilgilenen kadronun dağınıklığı ve beceriksizliği.
Başta TSK olmak üzere güvenlik güçlerinin hatâları ve başarısızlığı.
***
Bütün bu faktörler,
Türkiye'de terörle mücadelenin çeyrek asırdan beri devam etmesine rağmen neticeye ulaşılmamasına sebep olmuştur.
Şu gerçekleri 9 yıldır tekrarlıyorum. Bir kere daha özetle sıralayayım:
1.
Türkiye'de etnik bir sorun yoktur.
Türkler ile
Kürtler bu topraklarda bin yıldır kardeşçe yaşamışlardır.
2.
Türkiye'de, bir avuç hainin ülkeyi bölüp parçalamak için terör örgütü desteğinde yürüttüğü bir program vardır. Terörü şantaj olarak kullanan bu hainler, demokratik taleplerin arkasına sığınarak nihaî hedefleri olan
Türkiye'yi bölüp parçalamak için uğraşmaktadırlar.
3.
Türkiye'nin birlik ve bütünlük içinde yoluna devam edebilmesi için, ırkçı - bölücü
Kürtçülerin arkasından terör desteğinin çekilmesi lâzımdır.
Bunun için de terör örgütünün derhal etkisiz hâle getirilmesi şarttır.
4. Demokratik arayışlar aldatmacası, terörle mücadelede bize vakit kaybettirmekten başka işe yaramamıştır.
***
Bu gerçeklerin ışığında, daha fazla vakit kaybedilmeden terör örgütü yıl sonuna kadar 4.5 ay içinde tamamen etkisiz hâle getirilerek tasfiye edilmelidir.
Bunun için şu hususlar dikkate alınmalıdır:
Kendi öz kardeşimiz olan
Kürt ile terörist
Kürtçü ayırt edilmeli. İlki şefkatle kucaklanırken, ikincisi kararlılıkla etkisiz hâle getirilmelidir.
Operasyonlar demokratik hukuk devleti kaideleri çerçevesinde yürütülmelidir.
Terörle mücadelede, şimdiye kadar yapıldığı gibi sabit kalarak bulunulan mevkiyi savunma yerine, timler hâlinde aktif operasyonlar düzenlenmelidir.
Teröristler tarafından '
kurtarılmış bölge' durumuna getirilen
Hakkâri ve ilçeleri, derhal temizlenmelidir.
Kandil'i de içine alan kapsamlı bir '
sınır ötesi harekât' gerçekleştirilmeli ve
Kuzey Irak'ta bir '
güvenlik bölgesi' oluşturulmalıdır.
Terörle mücadelede siyasî gösterişten ve lüzumsuz beyanlardan vazgeçilmeli ve ketumiyete itina edilmelidir.
Terörle mücadele tek bir uzman elden yürütülmeli ve bu mercie lüzumsuz müdahalelerde bulunulmamalıdır.
***
Başbakan Erdoğan'ın, her zamanki kararlı tutumuyla terörle mücadelede de başarılı olacağına ve yıl sonuna kadar bizi bu zilletten kurtaracağına inanıyorum.