Vakıf üniversitelerinin sayısı her geçen gün artıyor. YÖK'ten eğitimöğretime başlama izni alan vakıf üniversiteleri, üniversite adayları için yeni bir umut kaynağı oluşturuyor. Büyük holdinglerin, köklü eğitim kurumlarının girişimiyle kurulan vakıf üniversitelerinin eğitim kalitesi, teknolojinin en son olanaklarını kullanmaları ve donanımlı, tecrübeli öğretim üyelerini bünyelerine katmalarından dolayı gün geçtikçe artıyor. Vakıf üniversitelerinin açılmasıyla birlikte yurtdışına giden öğrenci sayısında da düşüş olduğundan ülkemizin döviz kaybı da önlenmiş oluyor.
Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu'nda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun tasarısı, Anadolu Eğitim ve Kültür Vakfı'nca "İstanbul Aydın", Acıbadem Eğitim ve Sağlık Vakfı'nca "Acıbadem", Doğanata Eğitim ve Kültür Vakfı'nca "İzmir" ve Kemal Gözükara Eğitim ve Kültür Vakfı'nca da "İstanbul Arel" isimleriyle üniversite kurulmasını öngörüyor.
Tasarının gerekçesinde, kazanç amacına yönelik olmamak şartı ile vakıflarca, devletin gözetim ve denetimine tabi yükseköğretim kurumları kurulabileceği hükmünün yer aldığı hatırlatıldı.