Beşiktaş kapalısı "Beşiktaş taraftarında baba yüreği vardır. Döver de söver de" şeklinde açtığı ilginç pankartla Gaziantep maçında yaşanılanlara "sünger" çeken farklı bir özür ortaya koyuyordu. Pascal Nouma ile iyice renklenen tribünlerdeki canlılık ve farklılık kadar saha içinde de Jean Tigana'nın radikal kararlarının getirdiği değişiklikler vardı... 4-3-2-1 sistemiyle sahada yer alması kadar Kleberson ve Koray gibi oyuncuları yedeğe çekip stoper Çağdaş'a orta sahada görev vermesi riski seven çılgın kişiliğini yansıtıyordu... Sivas maçında kırmızı gören Ailton ve Koray'ı yedek bırakarak cezalandırması ise disiplinli ve lider karakterinden izler taşıyordu. Maç başladığında görüldü ki bu değişiklikler takımın havasını bozmadı. Önce Okan'dan sonra Sergen'den iki ince ara pası alan İbrahim Akın'ın pozisyonları değerlendirememesi tecrübesizliğine yoruldu. İbrahim, Sergen ağabeyi gibi bugün iyi oynamaya ve yıldızlaşmaya yemin etmiş gibi "akınlar" yapıyordu. 9. dakikada kaleci Contofalsky'nin Okan'ın şutunu çıkarmasına aldırış etmedi ve 23'te topu filelere gönderdi: 1-0. Bu golün başlangıcında Çağdaş'ın muhteşem ara pası ve çok iyi çıkış yakalayan Ali Tandoğan'ın asistinin olması da dikkat çekiciydi. 26'da Tandoğan-Akın ikilisinin geliştirdiği atak gol olmazken 29 dakikada Zenit, Gorshkov'un kafasından basit bir golle skoru eşitledi: 1-1. Bundan sonra Beşiktaş'ın ortaya koyduğu oyun, skor tabelasını değiştirmeye yetmedi ancak seyircinin gönülden alkışlarını getirdi. İkinci yarıda yorgunluk baş gösterince Tigana 58'de Sergen'in yerine Kleberson'u oyuna aldı. Bu dakikalarda meşalelerle "ateşlenen" siyah-beyazlı tribünler kadar Ruslar'ın yarı çıplak soyunması ilginç görüntüler oluşturdu. Ailton'un da takviyesiyle takımın sahada gol için uğraştığı dakikalarda taraftar kapalıda polisle yaşanan gerginlikle uğraştı. İlk yarıdaki dinamizminden çok uzaklaşan ve sahada yürümeye başlayan Beşiktaş son 10 dakikaya girince canlandı. 80'de Veysel'in pozisyonunda Zenit şansa, 82'de A. Hassan'ın vuruşunda kalecisine sığındı. Son çırpınışlar fayda etmedi ve Beşiktaş ligden sonra Avrupa'da da işini mucizelere bıraktı.
