Amerikan kızılderililerinin dilinde "dengesi bozulmuş hayat dilimi" anlamına gelen bu sözcük, sinema tarihinin en ayrıksı ve aykırı filmlerinden birinin telaffuzu zor adı olmuştu. Godfrey Reggio'nun 1983 yapımı filmi, hiç konuşma veya anlatı kullanmadan, sadece nefes kesici görüntüler ve de Philip Glass imzalı bir müzik eşliğinde, çağdaş Amerika'yı perdeye taşıyor. Kimilerinin eşsiz bir başyapıt saydığı, kimilerini ise sıkıntıdan bayıltan film, mutlaka en az bir kez izlenmesi gereken bir deneyim oluşturuyor. Başarısı üzerine üç devam filmi çekilmiş, ayrıca filmin görüntü yönetmeni Ron Fricke de sonradan "Baraka" ile benzer bir deneyime imza atmıştı.