İyimaya çok eski dostumuz.
Devlet yetkisi ile insan hukuku çatışırsa... "İnsan esas alınacak" deyince...
Sonra... Otorite ile özgürlük çatışırsa... "Özgürlük esas alınacak" diye devam edince...
Dayanamadık, güldük.
Biliyoruz ayıp oldu... Ama...
Kendimizi tutamadık.
İyimaya alınmadı, kırılmadı...
Ve sordu: - Gülünecek bir şey mi söyledim?
- Hayır hayır... Çok güzel şeyler söylediniz... Maşallah, sabah sabah, oruçlu ağzınızdan bal damlıyor... Ancak... Bu söylediklerinizin "Uygulaması" nasıl olacak?
Bu defa İyimaya'nın yüzünde bir "Tebessüm" oldu... Ama "Acı bir tebessüm."
Ve "Ah" dedi:
- Sevgili dostum öyle derin bir yarayı deştin ki.