T arihi Kemeraltı Çarşısı'ndayız...
Çevremiz kalabalık... Her meslekten insan var... Esnaf... Doktor... Öğretmen...
Eczacı... Mühendis... Konya'nın Bozkır ilçesinde doğan, "42 yıldır İzmir'de yaşayan"
Tasavvuf Tarihi Profesörü Mehmet Demirci de bizimle birlikte.
- Hocam... "İzmir'in dindarlığı" farklı mı?...
İzmir'in dindarlığının "İrfan geleneğine" ihtiyacı var mı? Mehmet Hoca "Diyanet İşleri Başkanı yanlış anlaşıldı" diye söze başladı:
Sayın Başkan o sözleri "Yazılı bir metinden" okumadı.
"İrticalen" konuştu. Yanlış anlaşıldı.
Araya girdik:
- Demek ki... İnsanlar her sözü ölçüp biçmeli... İyi tartmalı. Çevremizdekiler "Doğru" dediler.
Evet, Diyanet İşleri Başkanı "Dikkatsizlik" etti.
İstemeden, "Gereksiz bir polemiğe" davetiye çıkardı.
"Müftüyü öveyim" derken, müftüyü de kendini de yaraladı.