Otelin terasından Tunceli'yi seyrediyoruz.
Karşımızda "Paşa Camii."
Cumhuriyet ve Atatürk mahallelerinde de birer cami... Toplam "3 cami."
Türkiye'de "En az cami olan il."
Munzur çayı, kentin içinden geçiyor... Köprünün az ötesinde Cemevi. (Hacı Bektaş Kültür Merkezi.)
Sonra, kenti geziyoruz.
Sakin... Huzurlu... Korkacak bir şey yok.
Çok kişiden "Umudumuz barış... Galiba bu defa olacak" gibi sözler dinliyoruz.
Yine çok kişi... "Plan" yapmaya başlamış.
Barışla birlikte "Yatırım" planı, "Dükkân açma" planı.
Bölgede "Bir şey" dikkatimizi çekti:
"Güven" sorunu.
Çok kişide "Güvensizlik... Şüphecilik... Her olayın arkasında başka niyet/ hesap arama... Her şeyden kuşku duyma."
Öylesine ki... Başbakan Erdoğan'ın hastaneye gitmesi... BDP Genel Başkanı Demirtaş'ın Diyarbakır'da hastaneye yatması üzerine... "Bir bityeniği mi var" diye soranlar...
"Öküzün altında buzağı arayanlar..."
"İpe un serme... Barışı engelleme" diye bakanlar... Öylesine çok ki.
Neyse... Bu kadar yeter.
Allahaısmarladık Tunceli.
Merhaba Diyarbakır... Yarın Diyarbakır izlenimleri.