Mahkeme...12 Eylül ihtilali... Meclis, Darbe Araştırma Komisyonu... Yargılama...
"Bu konular" hiç açılmıyor.
Ne Kenan Evren "bunlara" giriyor, ne de ziyaretçileri.
Evren, "Bodrum nasıl" diyor.
Ali Şen anlatıyor.
Sonra Kenan Paşa'dan bir soru daha:
- Ali Bey, Fenerbahçe'yi nasıl görüyorsun?
"Efsane Başkan" bu defa Fener'i anlatmaya başlıyor:
Öfkeli ve üzüntülü bir sezon geçirdik.
Dünya böyle bir taraftar/takımdaş görmedi... Fener, çok büyük camia... Seyirci kilitlendi.
Aykut Kocaman'ın rolü büyük... Takıma sahip çıktı... Sanki hem başkan, hem yönetici, hem teknik direktör, hem antrenör, hem de arkadaş. Evren'in yüzüne bir gülümseme yayılıyor:
- Doğru... Bunları senden duyunca mutlu oldum.
Ali Şen saate bakıyor... Geleli bir saati geçmiş.
"İzin" istiyor... Bu arada Evren'in kalkmasına da yardımcı olacak... Ancak...
Evren "o koluma girme" diyor:
- Kırılan kol... Hâlâ acıyor da.