Tesadüf bu ya... O sırada, Prof. Metin Feyzioğlu'nun "avukat olan eşi", bir iş için Ordu'ya gidiyor.
İşini bitiriyor... Dönecek ama... Biraz daha zamanı var... Müzeyi gezmek istiyor.
Müzede görevlilerle sohbet ederken... "Avukat olduğunu" da söylüyor.
Müzede "Ankara'dan gelen bir avukatın bulunduğu" öğrenilince... Duyan koşuyor.
Biraz daha sohbet...
Ardından "Avukat Hanım" diyorlar:
Bizim bir derdimiz var... Maç... Tahkim Kurulu... Tarafsız sahada yeniden maç.
Eskişehir'i yenemezsek, şampiyonluk elimizden gidecek.
Bu durumda Tahkim Kurulu'nu toptan vuracağız.
Ne kadar ceza alırız?.. Tahrik indirimi olur mu?
Prof. Feyzioğlu'nun eşi donup kalıyor.
"Şiddetle bir yere varamazsınız" diyor ve Ordu'dan ayrılıyor.