İçişleri Bakanı Prof. Dr. Beşir Atalay "mektubunuzu aldım" dedi:
- Daha önceki gözlemlerinizi okumuştum... Mektubunuzu da dikkatle okudum... Teşekkür ederim.

***
Diyarbakır'a gittik "Kürt açılımı-Demokratik açılım" konusundaki gözlemlerimizi yazdık. Bitlis'e gittik, oradaki "havayı" yansıttık. Ve sonra da Kırıkkale'ye gittik.
İçişleri Bakanı'nın "memleketine."
"Gördüklerimizi, dinlediklerimizi" uzun uzun anlattık.
Ve bu arada köşemize bir "mektup" koyduk. "Düşündüklerimizi özetleyen" bir mektup. (16 Ağustos Pazar-Beşir Atalay'a mektup.)
***
İçişleri Bakanı "iyi bir okuyucu."
"Sürecin" başından bu yana kim ne yazmış, hepsini dikkatle okuyor.
Aynı zamanda "iyi bir dinleyici."
"Her türlü görüşü" dinlemeye açık.
***
- Sayın Bakan, nasıl gidiyor?
- Bana göre gayet iyi, gayet verimli gidiyor.
- Sırada (görüşeceğiniz) kimler var?
- İstanbul'da bazı kişi ve kuruluşlarla görüşeceğim... Söyleyecek sözü olan herkesi dinleyeceğim.