Unakıtan'a bir gün misafir olarak bir "bakan" gelmiş.
Kemal Bey "düğmeye" basmış, "görevliyi" çağırmış:
- Misafirimize bir tabak meyve getir.
Görevli "şaşkın şaşkın" bakınmış.
Unakıtan:
- Oğlum ne bakıp duruyorsun... Bakan Bey'e meyve getirsene.
- Ama efendim, az önce çay verdik ya.
Kemal Unakıtan "bu olayı" anlattı ve ekledi:
- Anlayacağınız, Maliye Bakanlığı'nın odacıları bile pintidir.
Sonra da "odaya yeni giren" Yıldırım Demirören'e sordu:
- Ne içersiniz?
Demirören "anlattığınız bu olaydan sonra ne içilir ki" dedi ve ekledi:
- Bir bardak su.