Konuşanlar "çoluk çocuk" da değil.
"Koca koca" insanlar. Meclis'te temsil edilen bir partinin "il başkanı veya parlamenteri" konumundakiler.
Söyledikleri ise:
- Başbakan Van'a, Hakkari'ye gitmesin (veya gelmesin), zira halk tahrik oluyor.
***
Bir Başbakan'ın, ülkesinin bir köşesine gitmesi ne zamandan beri "tahrik nedenleri" arasına girdi?
***
Böyle bir "densizliğe" sadece Başbakan'ın ya da partisinin tepki göstermesi yetmez. Tepki "ötekilerden de" gelmeliydi.
CHP'den, MHP'den...
"Meclis dışındaki" muhalefetten.
***
Defalarca gittik, gözledik.
Bölgede "iki eksenli siyaset" yapılıyor.
"Din ekseninde" AK Parti, "etnik eksende" DTP.
Hani "ötekiler" nerede?
Ötekiler "oylarını" AK Parti'ye terk etmiş, "sorumluluğu" Tayyip Bey'e yüklemişler.
***
Diğer liderler de "gitsinler."
İlle de miting yapmaları gerekmez.
Halkın arasına girsinler, bir kahvede oturup sohbet etsinler. Bölgeye "yalnız değilsiniz" mesajını versinler.