"Faiz" Azeri Türkçesinde "yüzde" demek. Örnek: Dünkü Yeni Azerbaycan gazetesi. Cumhurbaşkanlığı seçiminin "resmi sonucunu" şöyle verdi:
"Haydar oğlu İlham Aliyev 88.64 faizle birinci yerdedir."
"Böyle sonuca" ne denir?
Diğer 6 adayın "faizlerine" gelince:
İkbal Ağazade: 2.87
Fazıl Mustafayev: 2.50
Kudret Hasankuliyev: 2.30
Kulamhüseyn Alibeyli: 2.25
Fuad Aliyev: 0.78
Hafız Hacıyev: 0.65 6 adayın "faiz toplamı" 11.35.
"Ya buna" ne buyurulur?
***
Seçim kampanyasını izledik. TV konuşmalarını, medyaya verilen demeçleri, mitingleri...
Belki inanmayacaksınız ama İlham Aliyev'in "rakiplerinden" 4'ü konuşmalarında "Aliyev'i öve öve bitiremediler."
Azeri'nin biri sağa sola baktı, kimsenin duymadığından emin olunca kulağımıza eğildi:
- Seçime katılan 7 adaydan 5'i İlham Aliyev'e ses (oy) verdi.
***
"Azerbaycan'ın siyasi muhalefeti" işte böyle bir şey. Bazı partiler seçimi "boykot ettiler" aday göstermediler.
"Ben muhalifim" diye meydanlara çıkanların çoğu da "Aliyev'i desteklediler."
Gazetelere gelince...
"Resmi devlet gazetesi" deseniz var.
"Hükümetin yayın organı" deseniz var.
İyi kötü "özgür gazetecilik yapmaya çalışanı" da var.
"Aşırıya kaçmadan" muhalefet edeni de.
***
Azerbaycan yazılarımızda, Cumhurbaşkanlığı seçimi için "sonucu belli olan maç" deyimini kullandık. Bazı "eleştirilerde" bulunduk.
Ve "zamanla onlar da özgür rekabeti öğrenecekler" dedik.
Yazılarımız Azerbaycan medyasında "yankı buldu."
"Azadlıg" gazetesi "Yavuz Donat seçimlere objektif yanaştı" diye yazdı.
"Donat'ın eleştirileri doğru" dedi.
Sonucu önceden belli olan maç "zevk vermiyor."
Gittik gördük seçim kampanyasında "her şey" vardı ama...
"Heyecan" hariç.