Soru:
- Olan olmuş, biten bitmiş, atı alan Üsküdar'ı çoktan geçmiş.
Şimdi tek tek insanları mahkemeye vermek yerine, eğer bir "usulsüzlük" varsa, para cezası kesmek daha doğru olmaz mı?
***
Yanıt:
1. Konu ormanlık alanda (özel orman arazisinde) inşaat yapmak ise Orman İdaresi para cezası yazamıyor.
2. Dava açmak yasa gereği.
3. Kat mülkiyeti tapusu, ceza da ödense, korunamıyor.
4. Tapu mutlaka değişecek... Hisseli tapu haline gelecek.
***
Soru:
- Konu şu anda hangi safhada?
Yanıt:
- İstanbul Orman Bölge Müdürlüğü "tapu dairesiyle" görüşüyor... Acarkent ve Beykoz Konakları'ndaki mülk sahipleri için tek tek isim tespiti yapılıyor.
***
Soru:
- Olay "kat mülkiyeti tapusunun hisseli tapu haline gelmesinden" mi ibaret?
Yoksa bu yerlerdeki mülk sahipleri için "başka davalar" da açılacak mı?
***
Yanıt:
- Bu konu biraz karışık.
Ancak bir örnekle açmaya çalışalım.
Sait Molla-1 ormanında (Acarkent) 3 tip "yapılaşma" var.
"A tipi, B tipi, C tipi."
A tipindeki evin "inşaat izni" 148 metrekare.
Ancak arsanın "kat irtifakı alanı" 2.084 metrekare.
Bu durumda, "yasal deyimle" 1.936 metrekare "aşım" var.
Bu "aşım olayı" da dava konusu.
***
Soru:
- "Aşım davası" nasıl yürüyecek?
Bu konuda Ankara'nın "talebi" nedir?
***
Yanıt:
- Konunun birkaç boyutu var:
1. 1.936 metrekarelik kısım için tapuya bir "şerh" düşülecek... "Burası ormandır" diye.
2. Vatandaş 1.936 metrekarelik bölümü bahçe olarak kullanıyor... Şimdi burayı ormana terk mi edecek?.. Bunun kararını yargı verecek.
3. Vatandaş 1.936 metrekarelik alana otopark yapmış, havuz yapmış... Şimdi bunlar yıkılacak mı?.. Karar yine mahkemenin.
4. Orman İdaresi böyle durumlarda "para cezası kesip" sorunu çözemez... Ama yargı "belirli bir para cezası ile" konuyu sonuçlandırabilir.