Siyasetin Eylül'den itibaren "hareketleneceği" belliydi.
Ama "Eylül'e kalmadan" canlılık başlayıverdi.
Geçen hafta "Karadeniz ayaktaydı."
Bu haftanın sonunda da Mehmet Ağar "Malatya'yı, Elazığ'ı ayağa kaldırmak niyetinde."
***
-Sayın Ağar, Malatya ve Elazığ'da ne diyeceksiniz?
-Yürüyüşü başlatacağım... Siyaset halkla yapılır... Halka diyeceğim ki: Eriyen merkez sağı birlikte toparlayalım.
***
Ağar'ı "iddialı ve hazırlıklı" bulduk.
Dün anlattıklarından birkaç başlık:
*Merkez sağın bütün kodlarını biliyoruz.
*Pusulamız halk... Siyasette halktan başka pusula yok.
*Seçimle gelen seçimle gidecek.
*Erzurum'da Ulucami'den sabah namazından çıkan kimseyle, aynı saatte Beyoğlu'ndaki eğlence merkezinden çıkan kişiyi aynı siyasi çatının altında toplayacağız.
*Uzlaşma, hoşgörü, saygı... Parolamız bu.
***
Bir hususun altını çizelim: Siyasetin "beklenenden önce hareketlenmesinde" Ordu'daki " fındık patlamasının " belirleyici rolü olmuş.