Çarşamba, saat 12.00... Ankara'nın Balgat semtinde bulunan ve CHP kurultayının yapılacağı "mekan" olan Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu'nu
"teftiş ettik."
Bu sırada "CHP yönetiminden bir heyet" geldi.
Salonu görmek ve "kurultay planlamasını" yapmak üzere.
Salon, dünkü haliyle "çift kale maç" için hazırlanmıştı.
CHP Genel Sekreter Yardımcısı Algan Hacaloğlu ile birlikte kalelerden birinin önünde "kurultay öncesi hatırası" resim çektirdik.
Kamera "bizden", resim çekmesi "CHP Gençlik Kolları Genel Başkanı Ayhan Yalçınkaya'dan."
TRİBÜN HESABI
Kurultay salonu "iki tribünden" oluşuyor.
"Toplam kapasite" 2.400 koltuk.
Tribünlerden biri "tamamen delegelere tahsis edilecek."
Not:
Delege sayısı "1.045."
Ancak "1.245 kişinin oy hakkı" var.
Zira...
"Genel başkan, artı parti meclisi, artı yüksek disiplin kurulu, artı milletvekilleri eşittir 204 kişi."
MEDYANIN YERİ
Bu 204 kişi de "tabii delege" sayılıyor.
Medya (dün yapılan planlama değişmezse) salonun içinde (maç yapılan zeminde) görev yapacak.
Zaten buraya "yazılı ve görsel medya mensupları dışında" kimse alınmayacak.
YABANCI MİSYON YOK
Kongreye "başka partilerden temsilci" davet edilmeyecek.
"Yabancı misyon şefleri" de çağrılmayacak.
Nedenine gelince...
Algan Hacaloğlu:
- Kurultayda bir müzakere olmayacak... Sadece seçim yapılacak... Onun için konuk çağırmaya gerek duymuyoruz.
PARTİ BÜYÜKLERİ
Şu anda "Meclis dışında" bulunan ve "kurultay delegeliği" de olmayan, 200 "parti büyüğü" var.
Hikmet Çetin gibi, Altan Öymen gibi. Onlara "Genel Başkan imzalı" davetiye yollanacak.
Bu durumda "dinleyicilere ayrılan 1.200 kişilik tribünün" 200 koltuğu da "parti büyüklerince" doldurulacak.
BİN DAVETİYE
Geriye kaldı "bin kişilik yer."
İsteyen (tabii partiden davetiye almak suretiyle) gelip, salona girebilecek.
CHP Genel Sekreteri Önder Sav'a sorduk:
- Mustafa Sarıgül sizi arar ve derse ki... "Taraftarlarımı getireceğim, davetiye rica ediyorum. "Sarıgül'e kaç davetiye verirsiniz?"
- Bin davetiyenin binini de veririz.
DİVAN BAŞKANLIĞI
Kurultay "Genel Başkan'ın konuşmasıyla" açılacak.
Tabii bu arada "divan başkanlığı seçimi" var.
Divan başkanlığını "kimin alacağı"
çok önemli.
Bu aynı zamanda "kongrenin sonucunun" da bir işareti olacak.
- Sayın Deniz Baykal... Divan başkanı adayınız kim?
- Henüz konuşmadık... Bir il başkanımız olabilir.
KİM, NASIL ADAY OLACAK?
Genel Başkan'ın "açış konuşmasından" sonra "adaylara" söz verilecek.
Ancak daha önce "kimlerin aday olacağı" konusu açıklığa kavuşturulacak.
Bu "nasıl" olacak?
"Dünkü teftişten sonra" bu konu netleşti.
Anlatalım.
TEK TEK İMZA
Kürsünün önüne "6 masa" konulacak.
Masalar, Başkanlık Divanı'nın "gözetim ve denetiminde" olacak.
Genel Başkanlığa adaylık için "261 delegenin imzası" gerekiyor.
Algan Hacaloğlu:
- Her şeyin şeffaflıkla cereyan etmesi gerekiyor... Kim genel başkan adayı oluyorsa bu masaya gelecek... Ve o kişinin adaylığını isteyen 261 kişi, bütün kurultayın huzurunda, tek tek imza verecek.
GÜVENLİK
Kuyruğa giren "261 kişiyi" yuhalayan çıkabilir.
Kurultayda bir "olay" olabilir.
Genel merkez "her olasılığa karşı" salonda yeteri kadar "görevli" bulunduracak.
Ayrıca Ankara Emniyet Müdürlüğü de "salon dışında" gerekli önlemleri alacak.
Parti isterse "içinde de."
HİM NEZARETİNDE
Kurultayın "karakolda bitmesi hesabına dayalı güvenlik önlemleri"
bunlar.
Ama ya kurultay "mahkemede bitecek olursa?"
Bu defa soruyu Adalet Bakanı Cemil Çiçek'e sorduk.
- Önleminiz?
- Kurultayda seçim hakim nezaretinde yapılacak... Bu yeterli önlem değil mi?
GÖZLEM
"Kurultay salonu teftişinden" sonra, CHP kulislerini dolaştık.
Gözlemlerimiz:
* Adaylığından bahsedilen kişi sayısı çok.
* Fakat içlerinde Deniz Baykal'ı sarsacak, silkeleyecek ağırlıkta pek kimse yok.
* Komşuda pişer, belki bize de bir şey düşer misali, fırsattan istifade, ben de aday olsam mı diye ortalıkta gezinen de çok.
* "Yine" fakat, içlerinde "partinin dününde, tabanında görev yapan, ter döken, acı çeken" Ertuğrul Günay gibi "özgül ağırlığı yüksek" isimler, bu yarışta yok.
İKİ GÜN
"Kurultay gününe dair" bir ayrıntıyı daha not etmeden geçmeyelim.
"İlk gün" adayların konuşması ve genel başkan seçimi.
"İkinci gün" ise, partinin diğer organlarının seçimi olacak.
Yani kurultay "iki gün" sürecek.
SORGULAMA
Son sözümüz:
Bu kurultay "Deniz bey gitsin, ben geleyim" ya da "Deniz beyin nesi var, görevde kalsın" kurultayı olmanın "ötesine" geçebilmeli.
Ve CHP artık "kendini sorgulamalı."
Eğer bu sorgulama yapılmazsa partinin başında kim olursa olsun bir şey fark etmez.
