Ekim ayının başlarında, Bodrum-Akyarlar'da, lokantacı Bal Mahmut müşterilerinden eski Maliye Bakanı Sümer Oral'ın masasına yaklaşmış:
- Abi siz bilirsiniz, yılbaşı yaklaşırken ben dolara mı döneyim, euroya mı?
Sümer bey "ne demek o" demiş: - Türk parasının suyu mu çıktı? - Sümer abicim, yeni yılda Yeni Türk Lirası'na geçiliyor... Bu geçiş sırasında ne olur, ne olmaz, işi sağlama almak lazım... Yabancı para daha sağlam gibi görünüyor.
"Benzer sorular" Odalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'na da soruluyormuş.
"YTL'ye geçerken işi sağlama almak için, elimizdeki parayı dövize çevirelim mi" diye.
Önceki akşam konuştuğumuz Hisarcıklıoğlu dedi ki:
- Ama bu sorular giderek azalmaya başladı.
"Konuya" Sümer Oral'ın getirdiği yorum:
- Paradan 6 sıfırın atılması ve YTL'ye geçilmesi ile ilgili kanun Ocak'ta çıktı... Ama YTL'nin tanıtımı hem geç oldu, hem de yavaş... Vatandaş, YTL'ye alışacak tabii... Ama tanıtım daha erken yapılsaydı, böyle kafa karışıklıkları doğmazdı.
Yılların maliyecisi ve siyasetçisi Sümer beyle "bu konuları" konuşuyorduk.
"İlginç bir rastlantıdan" bahsetti. Sene 1976.
Sümer Oral "Bütçe Genel Müdürü." O yıl bürokrat olarak "ilk kez" bütçe hazırlıyor.
Dedi ki "daha dün gibi aklımda... Hazırladığım ilk bütçe 154 milyar lira idi."
Aradan yıllar geçti. Meclis'e sunulmuş bulunan 2005 bütçesi ise "155 milyar Yeni Türk Lirası."
Sümer bey: - 29 yıl aradan sonra bütçe rakamı neredeyse aynı... Sizce de ilginç değil mi?
Sümer bey bazı "rakamlar ve tarihler" çıkarmış.
* Trilyonluk bütçeye ilk kez 1980'de geçildi... 1.1 trilyon.
* Katrilyonluk bütçeye ilk geçiş ise 1995'teydi... 1.7 katrilyon.
* 1992'de Maliye Bakanı oldum... Bakan olarak hazırladığım ilk bütçe 225 trilyondu.
* 1999'da ikinci kez Maliye Bakanlığı'na getirildim... Ve bu defa bütçe 28 katrilyondu.
Sümer Oral bu bilgileri "paranın nasıl hızla değer kaybettiğinin göstergeleri" olarak verdi ve ekledi:
- Aslında paradan sıfır atılması son ekonomik programda vardı... Ama bunu yapmak bize kısmet olmadı.
"Üzgün müsünüz" dedik. "Siyaset bu" yanıtını verdi: - Herşey kısmet... Bu hükümete kısmetmiş... İnşallah enflasyondaki ve faizlerdeki düşüş kalıcı olur... Kalıcı olmalı ki, güven sağlansın.
Sümer beye "önerileriniz, tavsiyeleriniz" diye sorduk.
"İlk mesajım halka" dedi: - Türk parasında kal... Kendi parana güven... Dolara, euroya dönmeni gerektirecek bir şey yok.
- Ya ikinci mesajınız? - Yöneticilere... Aman ekonomi ile ilgili beyanlarınıza dikkat edin... Bakanlar, çelişkili konuşmasınlar.
Sümer beyi hep takdir etmişizdir. Muhalefet milletvekili iken "felaket tellallığı" yapmadığı için.
"İktidar milletvekiliyken... Bakanken" havalara girmediği, adının hiçbir olumsuzluğa karışmadığı için.
Şimdi "Meclis dışında."
Düşünüyor, okuyor, yazıyor, konuşuyor: - Bir yıl süreyle hem mevcut paranın ve hem de YTL'nin geçerli olması iyi düşünülmüş bir önlem... Ne olur sık sık yazın, YTL'den kimse kaçmasın... Paramıza sahip çıkalım.