Çin'de "sermaye birikimi" de var, "marka hayranlığı" da, "tüketim ekonomisi" de. Nüfusun 200 milyonu "Avrupalı", "Amerikalı gibi" yaşıyor.
Şanghay'da, kaldığımız otelin bitişiğinde "Rolls Royce" galerisi vardı. Caddelerde Cadillac'lar, Mercedes'ler, Hummer'lar gördük.
Bir Çin gazetesinde "otomobil alan bir Çinli ile yapılan röportaj" dikkatimizi çekti. "Neyin nesi" diye merak ettik.
Bir Çinli "Maybach" almış.
Maybach "Mercedes'in en pahalı modeli." Çinli, diyor ki: Bu modeli çok seviyordum... Satın aldığım için mutluyum.
Bugün dünyada BMW'nin "7 serisinin" en çok satıldığı ülke Çin. Türkiye'de "7 serisinin" en ucuzu 130 bin euro.
Çin'de "otomobile talep" öylesine yüksek ki... "İki katlı, üç katlı" yollar yapılmasına rağmen, trafik oldukça sıkışık.
Onun için otomobil almak bazı kurallara bağlanmış... Önce "plaka satın alacaksınız." Plaka her ay, "açık artırmayla" satılıyor. Fiyatı "5-10 bin dolar" arasında.
"Marka bolluğu... Caddelerdeki lüks araçlar... Otomobil fabrikalarının yüzde 100 kapasiteyle çalışması" gösteriyor ki, Çin "eski Çin değil."
"Dünyanın ucuz üretim cenneti" diye bilinen Çin, bir yandan da "dünyanın en pahalı markalarını" tüketiyor.