Bugüne kadar oynadığımız rakiplerin en zoru olacak İspanya. Her ne kadar ilk grubu inişli-çıkışlı bir performansla geçseler de, omuzlarındaki "Dünya Şampiyonu" apoleti ve bize karşı son 15 yıldaki 8-1'lik üstünlükleri onları fazlasıyla ciddi bir rakip kılıyor. Her ne kadar yandaki gruptan ilk dörde girecek olan takımlar birbirlerinden çok farklı olmasa da, yine de İspanya bir an önce matematiksel olarak çeyrek finale çıkmanın garantisi için belki de turnuvanın en ciddi maçını oynayacak. Bu zorunluluklarının getireceği gerginlik, belki de onlar adına maçın handikapını oluşturacak. Bizim rahat pozisyonumuz sadece kafamıza yansımalı, fizik güç olarak olduğumuzun da üstüne çıkmalıyız. Neden mi? Gruptaki üç maçta da üstün oynadığımız dakikalarda rakiplerimizi boksör misali sersemlettiğimizde hiçbirinin banktan gelecek, akışı değiştirecek oyuncu derinliği yoktu. Bu sefer dikkat! Pau Gasol ile başlasan, biraderi veya Mumbru veya Reyes var. Her biri oyun değiştirecek yeteneklere sahip. Lopez olmadı, Rubio var. Olmadı Navarro veya Fernandez var. Aynı bizim gibi oyunda sayı yükünü sekiz oyuncu da taşıyabilecek kapasitede.
Bizim için bu maçın diğerlerinden farkı belki son çeyrekte show-time olmayacak ama böylesine bir rakibi yenmek başlıbaşına bir basketbol şovu olacak.

SAKİN KALMALIYIZ
İspanya, son Slovenya maçı, biraz daha geriye gidersek kaybettikleri Avrupa, kazandıkları Dünya Şampiyonası'nda hemen her düdüğe itiraz edip maçın sertliğini maksimuma çıkararak yıldırma taktiği uyguluyor. Bugüne kadar gösterdiğimiz olgun profesyonellik, büyük bir ihtimalle oluşacak sportif kavgada yine sahaya yansımalı. Bence maçın çok önemli iki anahtarından biri şu: Bu akşam herkes kendinin en sakin halini yaratabilmeli. İkincisi de onların 40 ribaundluk ortalamalarına ve pota altında dominelerine karşılık verebilmeli. Dört uzunumuz da çember altında kolay almayacakları her faulle galibiyete çok değerli katkıda bulunacaklar.
İspanyollar çok iyi tanıdıkları Ersan'a büyük bir zorluk çıkaracaklar. Pota altında da özellikle bu maçın gereği "Baltalar elimizde" yaklaşımıyla özellikle Ömer'e çok sert oynayacaklar.
Biz, Rubio'nun, Navarro'nun ve Lopez'in çok sert ve agresif gözükseler de, gerçekte sürekliliği olmayan dış adam savunmalarındaki zaaflarından yararlanmalıyız.
3 numaralarda Hidayet'in deneyimi, Fernandez'e de Rubio'ya da çok ağır basacaktır. Biz Gasol kardeşleri ve Reyes'i pota altında eşleşmeye bakmaksınız sert yardımlarla durdurmalıyız. Yine oyun kurucu pozisyonunda da Kerem-Ender-
Sinan-Ömer-Engin yine eşleşmenin adına bakmadan o eşleşmelerden çıkaracağımız birebir üstünlük sonrasındaki asistlerimiz ve şut seçimlerimiz maçın hücumdaki en büyük kilidi olacak.
Son parantezi Kerem Tunçeri için açmak istiyorum.
Real Madrid'deki başarılı sezonunda Lopez ile olan takım içindeki rekabetinde onun Madridli olması dezavantajlarını yaşadı.
Bugün ekürisi Ender ile beraber Raul'un bir üst düzeyinde oyuncu olduğunu İspanyollar'a
da kanıtlama zamanı.