Başlığımın temel nedeni Cumartesi gecesi Trabzon'da oynanmış Trabzonspor-Galatasaray maçından sonra bordo-mavili ekiple ilgili kötü konuşanlardır. Tabii ki, "Trabzonspor kötü oynadı" diyenler için değil, "Trabzonspor sıkmadı... Fenerbahçe'nin şampiyon olmasını istemedikleri için Galatasaray'a maçı verdi" diyenler için...
Ama dün gece bakıyoruz ki; Trabzonspor son derece onurlu bir mücadele ortaya koydu. Kaybedebilirlerdi de... Önemli değil... 90 dakikaya yaydıkları mücadeleden dolayı Trabzonspor'u temiz futbol adına kutluyorum.
Maça bakıyoruz... Son 10 dakika dışında Galatasaray oyunu domine edemedi. Selçuk olsun, Melo olsun, Engin olsun kısaca Galatasaray orta sahası sezonun en bozuk maçlarından birini oynadılar. Ne rakibin pas alışverişini engelleyebildiler ne de hücumu istenildiği şekilde destekleyebildiler.
Trabzonspor, İstanbul'da yapması gerekeni yaptı. İyi kapandı. Duran toplarda iyi bir yerleşim gösterdi ve belki de en önemlisi dan-dun oynamadı. Kazandıkları topları paslaşarak kullanıp organize olmaya çalıştılar. Ve özellikle de bunda ikinci yarıda çok başarılıydılar. Zokora ve Alanzinho orta sahada çok soğukkanlı top alışverişi yaptılar. Aslında ilk yarının son dakikasında skor değişebilirdi. Burak Semih'ten kaptığı topu gol yapsa ya da Muslera biraz başarılı olamasa dün gece Galatasaray bir puanı bile alamayabilirdi.
'OFSAYT' DOĞRU KARAR
Sonuçta bu gece Fenerbahçe, Beşiktaş karşısında ne yapar bilemiyoruz ama bildiğimiz tek şey şu ki, ligin son haftasına kadar heyecan devam edebilir.
Hakem Tolga Özkalfa'ya büyük reaksiyon vardı. Ama bence çok tarafsız ve cesur bir yönetim sergiledi. Hata yapmadı mı, tabii ki yaptı. Ama hiçbir zaman aslanı kediye boğdurmak gibi bir gayret içinde olmadı.
Maçın en kritik pozisyonu Aydın'ın attığı ama ofsayt gerekçesiyle sayılmayan gol. Yardımcıyı kutlamak lazım; kararı doğru. Ayrıca son dakikalarda Glowacki'nin eline çarpan topta da devam kararı doğru.