Beşiktaş dün gece yaptığı hataların bedelini ağır ödedi. İlk hata... Böyle bir deplasmana maç günü saat 10:00'da uçakla gidilir mi be Schuster! 10:00'daki uçağa yetişebilmek için futbolcular en geç 7:00'de kalkacaklar. Kulübe ya da havaalanına ulaşmaları en az 1 saat sürecek. Üstelik Cuma sabahı İstanbul trafiğine yakalanacaklar. 45 dakika uçacaksınız, Eskişehir'e ineceksiniz. Biraz dinleneceksiniz sonra da paldır küldür maça çıkacaksınız. Böyle bir rezillik olmaz. Ve buna maalesef Beşiktaş yönetimi izin verebiliyor.

GUTİ AYILAMAMIŞ
Gelelim ikinci skandala... Üç-dört gün önce alkollü bir şekilde trafik kazası geçirip ölümden dönen Guti, sanırım hala ayılamamış. Dün gece resmen kendini attırdı desek abartmış olmayız. Noel'e saygımız var ama Noel'e erken giden ve bu uğurda her türlü fırıldağı çeviren yabancı oyunculara saygımız yok.
Dün geceye bakıyoruz. Beşiktaş futbol oynamadı. Ernst ve Necip tanınmayacak halde. Guti hem etkisiz hem de takımına ihanet eden adam durumunda.
Ve gelelim Beşiktaş'ın defans anlayışına... Korku filmi gibi! Rakibe inanılmaz pozisyonlar verdiler. Aslında böylesine pozisyonları sezon başından beri de birçok maçta rakiplerine hediye ettiler. Normalde maç 5-0, 6-0 olurdu ama Ersan'a dua etsinler ya da Batuhan'ın disiplinsizliğine...
Beşiktaş, Galatasaray ve Bursaspor galibiyetlerinin önem taşıyabilmesi için dün gece kazanmalıydı. Hiç kimse eksiklere, sakatlara mazeret bulmasın. Beşiktaş'ın asıl problemi kenardaki sarışın adamdır. Egosu uğruna, rahatı uğruna, narsizmi uğruna bu Beşiktaş okyanusu geçip derelerde boğuluyor. Yazıktır! Günahtır!

GEZER'E BU KEZ GEÇER NOT
Hakem Bünyamin Gezer için çok kritik bir maçtı. Çünkü haftalardır iyi maçlar yönetemiyordu. Ama dün gece iyiydi. Guti'ye verdiği kartları hiç tartışmayalım. Herhalde Guti, bugünden itibaren Beşiktaş camiası içerisinde çok fazla tartışılacaktır.