Ben Schuster'i insan olarak hiç sevmiyorum. Teknik adam olarak iyidir, kötüdür bu tartışılabilir ama insan olarak son derece itici. Birkaç hafta önce "Hakemlerin Beşiktaş'a saygısı yok" dedi. Oysa ki, kendi takımı Beşiktaş Türkiye'nin en çok penaltı kazanan takımı. Puan kaybediyor, mütevazı Konyaspor'u 1960'ların çağdışı futbolunu oynamakla suçluyor. Ama benzeri taktikle Beşiktaş 60 dakika oynayınca "Çok güzel bir maç izledik" diyiveriyor. Ve esas kötülüğü basın toplantısında sarf ettiği sözler. G.Saray galibiyetinin rüzgarını arkasına alan Schuster, Fatih Tekke'yi meze yapıyor. Muhabirler "Fatih Tekke'yi sildiniz mi?" diyor, aynı Schuster utanmadan "Evet sildim" diyebiliyor. Bunlar çok incitici hareketler. Hem oyuncuna küfür edeceksin, hem de onu defterden sildiğini derbi galibiyetinden sonra tüm Türkiye'ye açıklayıvereceksin. Fatih'i kadronda düşünmeyebilirsin, onu hiç de oynatmayabilirsin. Ama onu böylesine üzecek, onurunu kıracak şekilde yok etmek niye?
YÖNETİM TESLİM OLMUŞ
Ve maalesef Beşiktaş yönetimi de ona teslim olmuş durumda. Hocayı desteklemek başka bir şey, yaptığı yanlışlarda onu uyarma zorunluluğu başka bir şey. Ama görünen o ki, Schuster Türkiye'nin en sevimli takımlarından biri olan Beşiktaş'ı yaptığı konuşmalarla sevimsiz hale getiriyor.