Maçta çok kritik dönüm noktaları vardı. Dünya Kupası'nın popüler oyuncusu Robben, iki pozisyonda öyle rahattı ki, ama Casillas denen kaleci İspanya'yı kurtaran adam oldu. Hollanda'nın başarılı presi ve sürekli yaptığı fauller, İspanya'nın alıştığımız pas trafiğini engelledi. Belki de Dünya Kupası finallerinin faulü en bol maçlarından birini izledik. Hollanda, top İspanya'dayken çok iyi kapandı. Uzatmalara kadar çok iyi defans yaptı ama sürekli faul yapmayı da çok ciddi bir taktik unsuru olarak kullandılar. Adeta total futbol, yerini Hollanda açısından antifutbola bıraktı.
İkinci devre Robben, Holanda'yı şampiyon yapabilirdi. Birbirine benzer iki pozisyonda cepheden Casillas ile karşı karşıya kalıp çok müsait pozisyonları rakip kaleciye nişanladı. Böyle maçlar hata affetmiyor.Peki Hollanda kaçırdı da İspanya kaçırmadı mı? Onlar da kaçırdı.
Uzatmalarda iki takım da yorulmuştu. Ama daha fazla yorulan ve defansif hata yapan Hollanda oldu. İşte bunlardan birinde defans 'ofsayt' diye duraklayınca Iniesta golü buldu. Sonuç olarak hak eden takım, yani İspanya şampiyonluğa ulaştı.
HAKEM HATALARI UNUTULMAZ
Bu Dünya Kupası'nda akıllarda kalan en önemli unsurlardan biri de hakem hatalarıydı. Dün gece de İngiliz hakem Howard Webb, Dünya Kupaları'nın en kötü maçlarından birini yönetti.Hakem, hakem olsaydı Hollanda daha ilk yarıda iki kırmızı kart görürdü. De Jong'un rakibin göğsüne tekmesi ve Sneijder'in rakibine hareketi mutlak kırmızı kart olmalıydı ama Webb sarı kartlarla geçiştirdi. Ayrıca İspanya'nın verilmeyen net bir penaltısı var. David Villa şutunu çekerken, Mathijsen'in hareketi açık bir penaltıydı.