İki sezon önce... F.Bahçe UEFA Kupası'na bile giremeden ligi bitirdi. Şampiyon Beşiktaş'ın 30 küsür puan gerisindeydi. Başkan Aziz Yıldırım, Uğur Dündar'ın konuğu oldu. Başarısızlığı kabul ederken, kazanımlarını da açıklıyordu. Sözü genç oyunculara getirdi ve "Özellikle dikkatinizi Can Arat'a çekmek isterim. Bu çocuklar gelecekteki yıldızlarımız olacaklarını, fırsat bulunca gösterdiler" dedi.
Aradan iki sezon geçti. Şampiyonluk sonrasında Yıldırım geçmişte futbol konusunda kendisine yapılan eleştirileri, "Şimdi de bu işi bilmediğimizi mi söyleyecekler" yorumuyla karşılarken, onun yerlere göklere sığdıramadığı Can Arat'ı, Daum ilk idmandan sonra kovdu.
F.Bahçe alt yapısından yetişen, 1.90 metrenin üstünde boyu ve ince fiziğiyle 'İngiliz tipi' stoper olarak tanımlanan 21 yaşındaki bu oyuncunun suçu, antrenman maçında Nobre'ye sert girmesiydi.
Bu kararın aslında F.Bahçe Yönetimi'ni de mutlu ettiğini söyleyemeyiz. Fakat Daum'a seslerini çıkartamıyorlar. Geçen sene mutlak başarıya şartlanmasına rağmen, kurduğu genç kadroyla büyük risk alan Aziz Yıldırım, camiasına şampiyonluğu getiren Alman hoca ile tartışmak istemiyor.
Yıldırım'ın Fenerbahçe politikaları her zaman başarı üstüne kurulu olduğundan bunu getiren teknik adama baskı yapamıyor. Madalyonun o tarafından bakıldığında bu davranış normal de karşılanabilir. F.Bahçe Başkanı'nın kulüp geleceğinde önemli bir yere oturttuğu genç bir futbolcunun, takımın geleceği adına hiç bir şey düşünmeyen bir teknik adam mantalitesiyle gözden çıkartılması ise madalyonun öbür tarafıdır.
Kimin tercihi önemli
Burada ince bir çizgi var. İsimler önemli değil. Elbette teknik adamların görüşlerine öncelikle saygı duyulmalıdır. Ama artık sistem değiştiren, makro planlarla transferlere yönelen, artık 2007 gibi bir hedefi olan
F.Bahçe'de bazı kararlar kulüp politikası olarak kabul edilmeli ve yetkiler bu kurallar çerçevesinde kullanılmalı.
Nobre genç bir oyuncudur. Kiralıktır.
F.Bahçe'de kariyer yapmaktadır. Sezon sonunda serbest kalıp, Şampiyonlar ligi tecrübesi yaşamış bir Brezilyalı olarak büyük değer kazanacaktır. F.Bahçe'ye katacağı maddi değer, performansı ile doğru orantılıdır.
Semih genç ve ümit milli takımın santraforudur. İki önemli maçta (Gaziantep-Ankaragücü) oyuna sonradan girerek Daum'un kaderini değiştirmiştir.
Can Arat'ın gelişmesi de iyi hocalarla yapacağı antrenmanlar ve önünde oynayan tecrübeli oyunculardan gördüklerini pekiştirmesiyle mümkün. Aziz Yıldırım artık öğrendiği bu işte, hangi kararların arkasında duracaktır? Daum'un kariyeri mi, kulübün geleceği mi ya da her ikisi birden mi?
Yöneticilikte öğrenmenin sonu yok galiba...