BOĞAZİÇİ Üniversitesi'ne cami yapılması konusunu gündeme getiren bir haber, bazı sert itirazlara yol açtı. Boğaziçi Üniversiteliler Derneği (BURA) haberde kasıtlı ayıklamalar, hatalar ve okuru yanıltıcı ifadeler bulunduğunu öne sürerek bu köşeye başvurdu.
'Boğaziçi'ne Cami İsteriz başlığıyla ön sayfadan aktarılan haber, BURA'nın "ilk iş olarak" üniversiteye bir cami yapılmasını istediğine ilişkin ayrıntıları öne çıkarıyordu.
Haber, "BURA Başkanı" sıfatıyla Musa Taşkın "la yapılan bir mülakata dayandırılmıştı.
BURA Başkanı Aydın Akkoç diyor ki:
*Musa Taşkın, BURA Başkanı değil, Başkan Yardımcısıdır. *Röportajda " Boğaziçi'ne cami " gibi bir konu, hele derneğimizin " ilk iş olarak " böyle bir istekte bulunduğu veya böyle bir " hedefi " olduğu konusu kesinlikle konuşulmamıştır. Bu konuşma muhabirinizce teybe kaydedilmiştir. Kayıtlar incelenirse böyle bir konunun röportaj esnasında gündeme gelmediği görülecektir.
*Musa Taşkın, " şu öğretim üyeleri bizi destekliyor " şeklinde ismen bir açıklama yapmamıştır.
*Röportaj sırasında Musa Taşkın, BURA'nın bir STK olarak yurt ve dünya sorunları ile ilgilendiğini belirtmiştir; haberde, " Dünya " sözünün geçtiği cümlelerin başına " İslam " sözcüğü getirilip anlam kasıtlı olarak daraltılmaya çalışılmıştır.
*TBMM'de Boğaziçi Üniversitesi mezunu 3 milletvekili varken sayı 4 milletvekili şeklinde yanlış yazılmıştır.
Eleştirileri muhabir Yaşar Özay ve Haber Merkezi Yardımcısı Nevzat Atal'a aktardım.
Atal yanıtında Taşkın'ın unvanının editörlerce, milletvekili sayısının ise muhabir tarafından yanlış yazıldığını belirtti.
Yanıta göre, BÜ'ye cami yapılması isteği kasetin kayıt kapasitesi dolmasından ötürü kayıt cihazının kapatılması sonrasında dile getirilmiş. Muhabir, Taşkın'dan "yazabilirsin" tayidi almış.
Atal, "Derneğin 'ilk isteği' olarak vurgulanması sadece bir gazetecilik tekniğidir. Burada sadece bir vurgu yapılmak istenmiştir" diyor.
Destekleyen öğretim üyeleri fotoğraf üzerinden muhabir tarafından seçilmiş.
Yorum: Bant kaydı sık sık sorun yaratan bir konu. Kaynaklar kayıtlı olmayan bazı sözlerini, mülakat sırasında rıza gösterseler dahi, türlü çeşitli nedenlerle sonradan yalanlayabiliyor. Bu da gereksiz soru işareti doğuruyor, riskleri büyük. Bütün mülakatı olduğu gibi kaydetmek ve kayıtları saklamak en doğru ve tutarlı davranış.
Spota da yansıyan 'ilk iş olarak cami istedi' ifadesindeki 'ilk iş olarak" bir 'gazetecilik anlatım tekniği' gerekçesiyle açıklanamaz. Habere giren her ifadenin bir yazılı veya sözlü dayanağının olması gerekir. Gazeteci elde ettiği bilgileri abartamaz. Yargıtay'ın son aldığı karar gazete yorumları ile ilgilidir. Kanaat öznel ve özgürdür; ama bilgi nesnel ve kutsaldır.