Sonunda Ruslar da devlet yöneticilerinin gecikmeli davranışlarını saptamak için kronometre kullanmaya başlamışlar.
Oysa Rusların da aralarında bulunduğu pek çok toplum, gecikmeleri saatlere bakarak değil, takvimlere ve hatta tarih kitaplarına bakarak saptamaya çalışırlar.
Haberlere göre Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Putin son olarak Vatikan'da ziyaret ettiği Papa'yı, randevusuna geç gelerek 50 dakika bekletmiş.
Rus medyasında bu son gecikme üzerine yayınlanan haberler ve yorumlara göre Putin'in Papa'yı 50 dakika bekletmesi, onun Papa'ya karşı duyduğu saygıyı gösteriyormuş.
Çünkü mesela daha önce, ABD Dışişleri Bakanı Kerry'yi üç saat bekletmiş.
Putin'in beklettiklerinin listesi gerçekten kabarık.

Neden gecikiyor?
Almanya Başbakanı Angela Merkel, Güney Kore Cumhurbaşkanı Park Geun-hye, Kraliçe Elizabeth ve Ukrayna Devlet Başkanı Viktor Yanukovych de "Bekletilenler" listesindeki bazı isimler.
Bir siyasi yorumcuya göre, Putin bu tür buluşmalardan önce son dakika haberleri okuduğu ve sahip olduğu bilgilerin doğruluğunu kontrol ettiği için randevularına gecikerek gelirmiş.
Bir başka yorumcuya göre de, Putin'in bilinçli gecikmelerinin nedeni, kendisini Çar olarak görmesi ve büyüklüğünü buluşacağı kişilere hissettirmek istemesiymiş. Buna karşı geçenlerde ayrıldığı eşi Lydmilla "Biz okul çağında Putin'le birlikteyken de o randevularımıza hep geç gelirdi" diyormuş.

Tarihi gecikmeler
BBC'nin internet sitesinde görüşlerine yer verilen bir muhalifi ise "Putin muhtemelen kendi cenazesine de gecikerek gelecektir" diyerek olayı yorumlamış.
Bugün Rusya Federasyonu sınırları içinde yaşayan insanlar için "Devlet"i simgeleyen kişinin saatlik veya dakikalık gecikmeleri, herhalde fazla anlam taşımıyor. Çünkü onlar 1917-91 arasında Sovyet rejiminin zamanı gecikerek yaşamasının sonuçlarını, kuşaklar boyu taşımış bir halkın mensupları. Kızıl Ordu'nun dünyayı titretmesine ve Sovyet teknolojisinin hem Nükleer Çağı hem de Uzay Çağı'nı yakalamasına rağmen, Sovyet İmparatorluğu'nun bir anda çöküp dağılmasının ana nedeninin "Zamanın ruhu"nun gecikerek anlaşılmasında olduğunu herhalde biliyorlardır.

Yine de daha iyidir
Bu açıdan bakıldığında, bizlerin de tarihi ölçekteki nice gecikmeleri yaşadığımızı görmezden gelemeyiz.
Daha ötesi var mı? Demir Perde ve Sovyet Rejimi 1991'de yıkıldı. Bizde ise bu olaydan sonra bile 28 Şubat 1997'de bir darbe daha oldu... Ve o darbenin 1000 yıl süreceğine inanıp, saatlerini durduranları hepimiz görmedik mi?
Özetle, kişilerin gecikmeyi kronik bir alışkanlık haline dönüştürmeleri tabii ki hoş bir şey değildir. Putin'in beklettiği kişilerin onun hakkında ne düşündükleri tahmin edilebilir.
Ancak gecikmeli olsa da karşılarında Moskova'yı temsilen Stalin'in veya Brejnev'in değil Putin'in bulunacağını bilmenin rahatlığını taşıyorlar.