Cumhurbaşkanı Abdullah Gül bugün Çankaya'daki sofrasında Türkiye'deki "Sosyal Medya"nın ve "İnternet Gazeteciliği"nin aktörlerinden bazılarını ağırlıyor.
Günlük hayatımızın artık vazgeçilmezleri olan
"İnternet", "Sosyal medya" ve "Akıllı telefonlar" benzeri olgular, aynı zamanda insanlık tarihindeki yeni bir çağın kapısını açan kavramlardır da.
Bunların Türk toplumu üzerindeki etkilerinin Çankaya Sofrası'na konu kılınması, kutlanması gereken akılcı bir karardır.
ABD'nin eski Başkan yardımcısı Nobel Ödüllü Al Gore'un yeni kitabı olan "Gelecek" (The Future /Random House), internetin merkezinde bulunduğu gelişmeleri çok çarpıcı örneklerle anlatıyor.
Bu kitabın "The Atlantic" dergisinde yer alan alıntısından bazı bölümleri özetlemeyi, Cumhurbaşkanı Gül'ün sofrasına da katkısı olacağını düşünerek gerekli gördüm.

Global bilinç
İletişim devriminin en somut sonucu "Bilincin globalleşmesi"dir.
İnsanın ürettiği araçların insan yaşamını şekillendirmesine tarihteki en büyük örnek "Global Bilinç"tir.
Bireylerin, şirketlerin, devletlerin, bilgisayarların internet aracılığı ile kaynaştığı bu teknolojik dünyada, bilgi herkes için ulaşılabilir olmuştur. Bir konuşmayı dinleyenler söylenenlerin doğruluğunu akıllı telefonlarından kontrol edebilmekteler artık.
Bu çağın bir özelliği insanları yalnızlaştırmasıdır.
Dünyada 500 milyon kadın ve erkek günde ortalama bir saat internetteki oyunları oynamakta. Ruh bilimcilerin sözlüklerinde "İnternet kullanımındaki ruhsal bozukluklar" benzeri kavramlar var. Facebook'taki yorumların yüzde 60'ı ve fotoğrafların yüzde 70'i kadınlara ait.

Dış bellek
Bu yeni çağda bireysel beyinlerin dijital evrenle iletişime geçip kaynaşmaları "Dış bellek" (Exomemory) oluşumu ile sonuçlanmıştır. İnternet insan bilincinin ve belleğinin kaldıracı olmuştur.
Sonuçta farklı coğrafyalardaki davranışlar, global eğilimlere uyumlu hale gelmektedir. Bir bedendeki sinir sisteminin beyinle iletişimine benzer bir durum global ölçekte gerçekleşmektedir.
Özellikle Gutenberg sonrası dünyada bilginin yayılmasının sade feodaliteyi değil yerleşik düzenin pek çok kurumunu yıktığı gibi, bilişim çağı da bugünün dünyasına siyasette, kültürde, ticarette ve eğitimde köklü değişiklikler getirmektedir. 2012 sonunda internete ulaşımı olan insan sayısı 2.4 milyardı. Dünyada kullanılan 5 milyar cep telefonundan 1.1 milyarı akıllı telefonlardı. Bu sayılar önümüzdeki dönemde hızla artacaktır.
Birleşmiş Milletler'in bir raporunda "İnternete Ulaşım Hakkı" temel insan hakları arasında yer almıştır.

Twitter ve tevatür
Türkiye'de internetin ve sosyal medyanın gerek yazılı gerekse görsel medyayı ne çapta etkilediğini her gün görmekteyiz. "Twitter"in tevatür kaynağına dönüşmesi yanlış ve yanıltıcı haberlere de neden olmuyor mu? Ya da Facebook'u ruhsal tatminsizliklerini gidermek için kullananlar yok mu sanki?
Ama tüm bu çarpıklıklara karşın, internet ve sosyal medya "Yeni Dünya"nın vazgeçilmezleridir.
Dijital dünyanın bilinci bireysel bilinçlerle karşılıklı etkileşim içinde, demokrasiyi, sevgiyi, barışı, şeffaflığı ve özgürlükleri de global değerlere dönüştürmektedir.
Cumhurbaşkanı Gül'ün sofrasında herhalde bunlar da konuşulacaktır.