Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BAŞYAZI MEHMET BARLAS

"Ben onun yerinde olsaydım öyle yapmazdım" sendromu

En sık seslendirdiğimiz eleştiri cümlelerinden biri de "Ben onun yerinde olsaydım öyle yapmazdım" şeklinde değil midir? Bu cümleyi çevremizdeki insan ilişkilerini eleştirirken de, siyasete ilişkin tepkilerimizi açığa vururken de sık sık kullanırız.
"Bekâra karı boşamak kolaydır" özdeyişi herhalde bu cümleyi seslendirenlerin çoğu zaman gerçekleri görmezden geldiklerini vurgulamak için üretilmiştir.
Tabii "Teyzemin bıyığı olsaydı amcam olurdu" deyişi de bu tür gerçek ötesi eleştirilere karşı cevap olarak halk diline yerleşmiştir.
Ancak yine de özellikle bizim mesleğin mensupları yoğun biçimde bazen doğrudan bazen de dolaylı biçimde "Ben olsaydım öyle yapmazdım" lı yaklaşımlarla siyasete ve medyaya dönük eleştirilerini köşelerinde seslendirmekteler.
Bazıları öylesine ölçüyü kaçırıyor ki neredeyse "Ben Tayyip Erdoğan'ın yerinde olsaydım AK Parti'yi fesheder ve siyasetten çekilirdim" çizgisine kadar dayandırıyorlar sözde eleştirilerini.
Bunların bir bölümü de kendilerinin neyi nasıl yazmaları gerektiğini düşünmek yerine, kendilerinden farklı yazan ve düşünenlerin yazdıklarını ele alıp "Ben olsaydım öyle yazmazdım" diyerek muhtemel polemiklere çanak tutuyorlar.

Hakkaniyet ve adalet nerede?

Bunlar genellikle geçmişte ve bugünlerde sergiledikleri ayıplı davranışlarını örtmek için "En iyi savunma saldırıdır" yöntemini benimseyenler.
Bu arada "Tarafsızlık" , "Hakkaniyet", "Adalet", "İnsaf" gibi kavramlar işe yaramaz hale getiriliyor ama bu durum kimsenin umurunda değil.
Mesela "Tayyip Erdoğan İsmet İnönü'yü Hitler'e benzetmemeliydi" eleştirisini kınama içerikli olarak seslendirirlerken nedense "Daha önce de Deniz Baykal Erdoğan'ı Hitler'e benzetmemeliydi" diyemiyorlar.
Mesela "Sivil faşizm tehlikesi"nden dem vururken "Askeri faşizm tehlikeden öteye darbelerle Türk siyasetinin gerçeği olmuştur" diyemiyorlar.
"Ben olsaydım öyle yapmazdım"cılar, nedense "Genelkurmay Başkanı Org. Başbuğ'un yerinde olsaydım Mütareke basını benzeri benzetmelere asla girmezdim" de diyemiyorlar, CHP, MHP ve BDP partilerinin aynı safta yer almaları da bunları pek şaşırtmıyor.

Ben olsaydımcı değil

Bereket bugün iktidar olan AK Parti'nin lideri Erdoğan "Ben olsaydımcı" lardan değil.
Mesela Deniz Baykal'la girdiği polemiklerden birine "Ben olsaydım bunca yıllık siyaset yaşamımda bir kez olsun partimi tek başına iktidar yapardım" demiyor.
Ya da AK Parti milletvekillerinin liderlerine karşı ayaklanmamalarını eleştiren "Ben olsaydımcı" cılara, "Ben olsaydım patronlarınıza, derin devlet odaklarına ve ilan verenlere gösterdiğiniz teslimiyetin, saygının ve özenin hiç olmazsa yarısını seçilmiş iktidara göstermeyi denerdim" demiyor.
Ama bütün bunlar tabii ki düşünce çeşitlemeleridir.
Kimse kendini kafasında koyduğu yerde olamaz... Kişi neredeyse oradadır.

Siz olsaydınız...

Tıpkı o çok bilinen hikâyedeki gibidir bu "Ben olsaydım" durumu.
Delikanlı sevgilisini hayvanat bahçesine götürmüş. Genç kız orada "Şempanzeleri görmek istiyorum" diye tutturmuş. O bölüme gitmişler ama şempanzelerin kafesleri boşmuş o sırada. Delikanlı hayvanat bahçesi görevlilerine "Şempanzeler nerede" diye sorunca "Arka tarafta sevişiyorlar" cevabını almış.
-Fıstık versek gelirler mi, diye sormuş delikanlı.
Hayvanat bahçesi görevlisi gülmüş,
-Siz olsaydınız gelir miydiniz, demiş.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA