Sabah Pazar'da Seda Sayan'ın eşi (ex) Gökhan Şükür ile yaptığım röportaj yayınlandı. 5 yıldır gölgede kalmış bir adamın hikayesi dikkat çekiciydi ve ilk kez konuşacaktı. Türkiye'nin tanıdığı, sevdiği, her gün televizyonlarda en dobra halleriyle boy gösterdiğini söyleyen bir kadının kocasıydı. Aralarındaki yaş farkına rağmen, tarz farkına rağmen ve ailesine rağmen bu beraberliğe sahip çıkması dikkat çekiciydi. Son günlerdeki ayrılık dedikoduları ise bizzat Seda Sayan tarafından yalanlanmıştı. Ona sorulabilecek bütün soruları sordum ve yanıtlarını da aldım. Gökhan, Seda Sayan'ın çocuk istemesi nedeniyle sorunlar yaşadıklarını ve baba olma konusunda yakında bir karar vermesi gerektiğini söylüyordu.
Pazartesi günü ise gazetelerin istihbarat servislerine bomba bir haber geldi: "Seda Sayan ile Gökhan Şükür boşandı..."
Durdum... Bir anda aklımdan yüzlerce düşünce geçti. Bu mantıksızlığa mantıklı bir yanıt bulmaya çalıştım. Yani "10 gün önce boşanmış bir adam benimle niçin evliliği üzerine bir röportaj yaptı?" sorusunun yanıtını bulmaya çalıştım.
Evet, biz bu röportajı yaparken Gökhan Şükür resmi olarak Seda Sayan'ın kocası değilmiş. Bunu ben bilmiyordum. Ne yazık ki, bunu Gökhan Şükür de bilmiyormuş.
SİNEMADA ÖĞRENDİ
Boşanma haberini öğrendikten sonra Gökhan Şükür'ü aradım. Telefonu çaldı çaldı, açılmadı. Sonra bir mesaj geldi; "Sinemadayım. Çıkınca ararım." Ama o kadar çok çaldırdım ki telefonunu, sonunda sinemadan çıkmak zorunda kaldı ve hayatının 'şok' gerçeğini öğrendi ama inanmak istemedi. "Boşanmışsınız" dedim, "Nasıl yani?" dedi... Ben ısrar ettikçe O, "Bu çok eski bir konu. Aylar önce bir vekalet vermiştik. Gazeteler zaten bunu yazdı. Boşanma falan yok" dedi... Belki duyduklarına inanmak istemedi ama sonunda işin şaka değil, dedikodu değil, gerçek olduğunu anladı.
YANIMDAN ARAMIŞTI
Bu konuşmadan birkaç saat sonra Gökhan Şükür ile yine konuştuk. Şoktaydı... Bana bile ne diyeceğini bilemiyordu. Öyle ya... Kendinizi evli sanıyorsunuz, o kadınla aynı evde yaşıyorsunuz. O kadına, röportaj yaparken yanımdan (Geçtiğimiz perşembe günü) telefon açıp, "Kuzu nasılsın? Şengül Hanım'ın yanında röportajdayım. Akşama yemeği evde mi yiyeceğiz, dışarıda mı?" diye soruyorsun. Ve bütün bunların sonunda her şeyin müthiş bir oyun olduğunu, üstelik tasarlanmış bir oyun olduğunu anlıyorsun. Yani kadın seni boşamış, haberin yok. Yani fena halde aldatılmışsın...
Bir gazeteci olarak böyle bir röportajda adım olduğu için üzüldüm. Ama Gökhan Şükür'e daha çok üzüldüm. O da üzüldü. "Sakın yanlış anlamayın. Sizi yanıltacak hiçbir şey yapmadım. Boşandığımızı ben de bilmiyordum. Yoksa sizinle röportaj yapar mıydım? Böyle bir saçmalık olabilir mi?" dedi.
'AYNI AVUKATA VEKALET VERDİK'
Peki sorun neydi ve bu noktalara nasıl gelmişlerdi?
"Bunu size ve insanlara nasıl anlatabileceğimi bilmiyorum. Aylar önce aramızda gerginlik vardı. Çocuk konusunda uzlaşamıyorduk. Sonunda 'eğer çocuğumuz olmayacaksa, nikahlı bir beraberliğin de anlamı yok. Sen huzurlu değilsin' dedi ve vekalet vermemi istedi. Onun inadını bilirim. Sonuçta o an bir kızgınlık anıydı ve ikimiz de aynı avukata vekalet verdik. Ve ben boşandığımızı sizden öğrendim."
İşte böyle... Gökhan Şükür'ün durumu bu... Seda Sayan'la birlikte olduğu 5 yıl içinde belki çok şey gördü, öğrendi ama demek ki, tecrübeleri bu dünyanın içinde her türlü sürprizin yaşanabileceğini anlamasına yetmedi...
Pazar günü yayınlanan röportajımızda Gökhan Şükür'e "Yüreği yaralı bir kadın tehlike arz eder diye düşünüyorum" demiştim. Yanılmamışım...