Kimse bir başkasını "iyi" insan saymıyor. Kimse bir başkasının samimiyetine inanmıyor.
Herkes kendinden başkasının kaprisli, burnu büyük ve egoist olduğunu düşünüyor.
Kimsenin sözüne güvenilmiyor.
Ama...
Adriana Lima'ya sokulup yanında iki dakika durmuş kim varsa, onun alçakgönüllü ve iyi bir kız olduğundan emin.
Adriana Lima'yı ekranda Var mısın Yok musun boyunca izleyenler güzel mankenin samimiyetinden ve iyiliğinden zerre kadar kuşku duymuyor.
Lima'nın hayatı, dünyası, davranışları ve tercihleriyle ilgili bu kadar az şey bilip hakkında bu kadar güçlü bir kanaate sahip olmak akıl alır şey mi? Tuhaf!
Yoksa artık normal mi saymalı bunu?

***
Şimdi şöyle bir düşünün bakalım...
Adriana'nın güzelliğine değil de iyiliğine, samimiyetine, alçakgönüllülüğüne ayılıp bayılanların...
Veya ekrandaki yarışma boyunca Adriana'nın hallerine müstakbel kayınvalide gözüyle hayran olanların...
Pek yakınları bir genç kız olsa...
Ya da mahallelerinden bir kız...
Bu genç kız okulu falan bırakıp " çırpı bacakları "na aldırmadan büyük şehirdeki bir mankenlik ajansına yazılsa yine öyle " aman da ne tatlı" gözüyle bakılır mı ona?
Kız iç çamaşırı defilelerine çıksa, iç çamaşırlı fotoğraflar çektirse " cici kız ", " harika gelin adayı" ve "iyi insan " sayarlar mı yine de onu? Adriana'nın alçakgönüllü olduğuna yemin edenler mesela...
O mahalleli sıradan genç kızın çektirdiği fotoğraflar karşılığında hatırı sayılır paralar kazandığını öğrenseler, çok geçmeden neye inanırlar, biliyorsunuz değil mi?
"Burnu büyük yosma" nın teki olduğuna...

***
Adriana Lima kim?
Brezilya'nın küçük bir şehrinden çıkıp New York cangılında parlayan bir genç kadın.
Bugün artık sutyenli tek bir fotoğraf için 4 milyon dolar kazanan; bir reklam filmi için 11 milyon dolarlık anlaşma yapan...
Yürüyüşü, konuşuşu, duruşu ajansı tarafından sürekli kontrol altında tutulmaya çalışılan, davranışları planlı bir model.
Belki gerçekten "iyi"dir, belki ünlülük sayesinde değil gerçekten alçakgönüllü dür.
Ama bu planlı ve cilalı ilişkiler ortamında bunu nasıl bilebiliriz ki!
Ancak dünya artık ünlülüğün ve güzelliğin dünyası .
Bütün değerler bu açıdan belirleniyor. Ünlü ve güzelsen bir parça gülümsemek bile samimi sanılmana yetiyor.

***
Alın size bir kışkırtıcı soru daha.
Bu da hem yabancı hem de çok güzel olmanın Türk insanı üzerinde yaptığı etki üzerine bir soru...
Adriana Lima epey bir zaman Lenny Kravitz gibi hırt bir şarkıcıyla flört etti, malum. Şimdi de bir NBA basketçisiyle birlikte.
Ama " çok samimi kız "ımız geçenlerde açıkladı: Bakireymiş.
Adriana'nın samimiyeti ve iyiliğine el basan kadın gazetecilerimiz böyle bir açıklamayı bizden bir manken yaptığında onunla dalga geçip yerden yere vurmuyorlar mı?
Neden böyle; üzerinde durmak gerekmez mi?
Sonuç şu...
Adriana 'nın en samimi (belki en güzel) yanı dişlerinin doğallığı ydı.
Kişiliğine dair geri kalan neyse...
Egzotik bir efsanedir, asıl bundan emin olun!