6 Ağustos 1922... Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa orduya gizli olarak "taarruza hazırlık" emrini verdi.
13 Ağustos 1922... Genelkurmay Karargâhı Ankara'dan Batı Cephesi'ne hareket etti.
20 Ağustos 1922... Başkomutan Mustafa Kemal Paşa Akşehir'e geldi.
Siirt milletvekili Mahmut Bey o sırada cephede...
Ve günlüğüne şu notu düşüyor.
" 21 Ağustos 1922 . Akşehir. Düşmanda bir hassasiyet var. Bizim tarafta fevkalâde bir hareket olduğunu hissetmiş gibiler... Temenni edelim ki, asıl hedefi keşfetmemiş olsunlar. Paşa iki gündür Çalıkuşu'nu okuyor . Öyle beğendi ve sevdi ki...
22 Ağustos 1922. Bugün de Akşehir'deyiz. Paşa daireden çıkmadı. Akşama kadar Çalıkuşu'nu okudu. "
Büyük taarruzun eşiğinde; cephenin o en keskin ve sıcak ortamında nerdeyse dışarıyla ilişkisini kesecek kadar ciddi bir konsantrasyonla bir savaş veya liderlik sanatı kitabı değil, bir kahramanlık destanı da değil, bir roman okuyan Başkomutan!..
Ne onu insanüstü bir mistifikasyonun içine hapsederek sahiplenmek isteyenler ne de onun insani ve özgün dünyasını görmezden gelmeye çalışanlar bu Atatürk'ü anlayabilir.