Lapa lapa karlar üzerimize yağarken de yayın yaptık, sıcaktan adım atacak mecal bırakmayan kızgın güneşler altında da. Kimi zaman Karadeniz'in, kimi zaman Güneydoğu'nun bir köşesinden merhabalar çektik milyonlarca seyirciye. Konvoylar halinde dizildik yollara. Adana'da, Antalya'da, Diyarbakır'da, Ordu'da, Kütahya, Konya, Isparta'da hep kol kola yürek yüreğeydik.
Davetimiz var
Hepsi işinin ası olan aslan parçalarıydı onlar. Çoğu atv'nin kurulduğu ilk günden beri iç içe olduğumuz kimi az sonra gelip takım ruhunu tez kavrayıp gücümüze güç katan kardeşlerdi.
Her türlü meşakkatli yayının altından kolaylıkla kalkmayı bilen bu ekibi, atv teknik ekibini bu defa çok daha zor bir göreve davet ettim. Başta Genel Müdürümüz Mehmet Tezkan ve Teknik Müdür Semih Kaya olmak üzere pek çok usta televizyoncu tedirginlik yaşamıştı açıkçası.
Risk büyük
Tezkan gazetecilikten gelme ve o bölgeleri iyi bilen bir idareci olduğu için beni dostça uyarmış, "Bölgenin özel koşullarını biliyorsun. Ayrıca iklim ve coğrafya da fena zorlar sizi Savaş. Büyük risk alıyorsun ona göre"
demişti.
Sağ olun kardeşler
Gerçekten de dediği çıktı ve şartlar inanılmaz zorladı bizi. Aman çok şükür ki " siyaha düşmeden ", fire verip, yanlış rota çizmeden gittik, kurulduk, yayına geçtik ve bitirdik yüzümüzün akıyla.
Ağrı'da, Doğubayazıt' ın dağlarındaki o tarihi kartal yuvasından, İshakpaşa Sarayı'ndan televizyon tarihine sağlam bir "ilk "in imzasını attık. Sağ olun kardeşlerim, elinize, yüreğinize, emeğinize sağlık, sağ olun..