Acaba Avrupalıların, Türkiye hakkındaki bilgisizliklerini gidermemiz mümkün mü?
Örneğin geçenlerde Sloven felsefeci Slavoj Zizek geldi, yakın tarihimiz hakkında saçma sapan yorumlar yapıp gitti. (Bazı kitap ve makalelerini okuduğum için bilirim; halbuki çok zeki bir adamdır.)
Baltayı taşa vuranlara son olarak İtalya'da yayımlanan Fransız kökenli erkek magazin dergisi Monsieur ('Mösyö') de eklendi. Dergi ocak sayısının kapak konusu olarak Atatürk'ü seçmiş ki bu çok güzel bir haber. Ancak dergi Atatürk'ü, "İslam'ın göbeğinde demokrasiyi kurdu" diye tanıtıyor ki bu yanlış haber.
1923 ile 1938 arasında Türkiye'de demokrasi vardı da biz mi bilmiyoruz? Tek partili demokrasi nasıl oluyormuş acaba? Demokrasinin asgari standardı, iki parti değil mi? (O da yetmez ama neyse...)
Osmanlı çok partili bir siyasi düzene doğru düşe kalka ilerlerken, imparatorluk tarihe karıştı.
Dolayısıyla çok partili seçimlerin yapıldığı 1946'ya kadar geçen süre, demokrasi açısından karanlık devirdir.
Neyse. Bu yanlış bilgilerle okurlarını yanıltan İtalyan arkadaşa basit bir ipucu vereyim: 'Ulu' önderler cumhuriyet kurar ama demokrasi kurmaz.