Bilkent ve Gazi Üniversitesinin ortak çalışmasıyla Türkiye'de ilk kez, hem gündüz hem de gece çalışabilen hassas kamera teknolojisi geliştirildi.
Geleneksel termal kameralardan hem çözünürlük hem de çalışma sıcaklığı açısından çok daha yüksek performans veren kameralar, askeri ve medikal uygulamalarda kullanılacak. Hem malzemesi hem de nanoteknoloji temelli üretim teknolojisi tamamen milli olarak geliştirilen kameralar, geceleri atmosferden yayılan ancak gözle görünmeyen ışıkları kullanarak görüntü alıyor ve en karanlık gecelerde bile çalışabiliyor.
InGaAs temelli yüksek performanslı kameralar Bilkent Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma Merkezi ile (NANOTAM) ve Gazi Üniversitesi Fotonik
Araştırmalar Merkezi (FOTON) ortaklığında yürütüldü ve Kalkınma Bakanlığı tarafından desteklenen projeler sonucunda geliştirildi.
NANOTAM Başkanı Prof. Dr. Ekmel Özbay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geliştirilen yeni kamera teknolojisinin gece görüş sistemleri gibi
askeri uygulamaları yanında göz tomografisi gibi birçok medikal uygulamalarının da olduğunu bildirdi.
Gece görüş sistemlerinde kullanımda olan temel teknolojinin termal kameralar olduğunu vurgulayan Özbay, termal kameraların iki önemli sorunu bulunduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Termal kameraların yüksek performans vermesi için -200 derece gibi çok soğuk bir ortamda çalışması gerekiyor. Ayrıca kullanılan dalgaboyunun uzunluğundan dolayı elde edilebilecek görüntü çözünürlüğü her zaman düşük kalıyor. Geliştirdiğimiz kameralar, oda sıcaklığında bile yüksek hassasiyet gösterirken kullandığımız dalgaboyunun daha kısa olması ve nanoteknoloji temelli sensörleri sayesinde elde ettiğimiz çözünürlük 100 kat daha iyi hale geliyor. Bu nedenle yeni kameramıza 'şahin gözlü' demeyi uygun gördük."
Gözün derin tabakalarını bile görecek
Prof. Dr. Özbay, kameraların medikal alanda da pek çok uygulaması bulunduğunu anlattı. Göz hastalıklarının teşhisi ve tedavisinde tomografinin
önemli bir yer tuttuğuna işaret eden Özbay, geliştirilen kameralarla göze herhangi bir zarar vermeden gözün üç boyutlu fotoğrafının çekilebildiğini
belirtti. Günümüzde kullanılan teknolojilerin kullandığı dalgaboyu nedeniyle retinanın derin tabakalarını görmekte zorluk yaşandığını dile getiren Özbay, yeni kameralar sayesinde gözün çok daha hassas üç boyutlu resimlerinin çekilerek retinanın daha derin tabakalarının çok daha kısa zamanda ve yüksek çözünürlükte görüntülenebileceğini belirtti.
Kamerada kullanılan foto algılayıcıların yapı malzemelerinin Gazi Üniversitesi FOTON merkezinde geliştirildiğini, bu malzemelerin nanoteknolojik
yöntemlerle işlenmesi ve kamera haline getirilmesi çalışmalarının Bilkent Üniversitesi NANOTAM'da yapıldığını aktaran Özbay, "Kalkınma Bakanlığı tarafından desteklenen projelerde geliştirilen bu yeni 'şahin gözlü' kamera teknolojisi ile son yıllarda ekonomik önemi hızla artan nanoteknoloji alanında Türkiye'nin dünya ile yarışabilir konuma geldiğini göstermiş olduk" diye konuştu.
Prof. Dr. Özbay, pek çok nanoteknoloji çalışmalarında olduğu gibi hassas kamera teknolojileri için de patent başvurusu yaptıklarını sözlerine
ekledi.
