Kasımpaşa-Beşiktaş maçında yaşananlar gündemde. İkinci topu alan Donk, bunu Almeida'nın önündeki topa atıp pozisyonu bozdu. Donk sarı kart görürken, oyun hakem atışı ile devam etti. Kamuoyunda kural hatası yapıldığı şeklinde bir kanı var. Siz ne düşünüyorsunuz?
Kesinlikle kural hatası yok. Medyamız 'hakem hatası, yorum hatası' dediğimiz şeylerle kural hatasını karıştırmakta usta... Bizim gazete de aynı yanlışa düşmüş. Maçta 'kural hatası olduğu' iddiası içinde... Futbol kuralları açık, seçik ve net... FIFA'nın koyduğu kuralda -ki kimse değiştiremez- deniyor; "Sahada ikinci top varsa ve bu ikinci top oyunu etkiliyorsa hakem maçı durdurur ve hakem atışı ile oyuna başlar." Donk elindeki topu Almeida'ya, yerdeki topa ya da herhangi bir alana, topun aktif olarak oynandığı alana fırlattığı andan itibaren hakemin oyunu durdurup hakem atışı ile oyunu başlatması gerektiğini FIFA'nın kural kitabı yazıyor. Donk o topu Almeida'ya doğru değil de taca, kornere doğru atabilirdi. Öyle yapsaydı; sarı kart görmezdi. Dışarıya değil de oyunun oynandığı alana, Almeida'nın ayağına doğru atması sportmenlik dışı bir hareket... Sportmenlik dışı hareketin de kitapta karşılığı sarı kart... Hakemin iki kararı da doğru.
HAKEMİN YANLIŞI; GECİKMESİ
Hakemin yanlışı; kararını geciktirmesi, geç karar vermesi... Topun, Donk'un elinde olduğunu, Donk'un da oyunun içinde olduğunu dört saniye, beş saniye evvel gördüğü halde o anda maçı durdurmaması... Ama bugüne kadar kararını geç veren, hatta verdikten sonra değiştiren, verdiği golü iptal eden, vermemişken 'penaltı' diye karar değiştiren bir sürü hakem gördük. Bunlar kural hatası değil; hakem hatası... Hakem hatası, maçın tekrarına sebep olmaz. Hakeme ceza verirsin ama maçı onaylarsın. Burada da olacak budur. Barış Şimşek'e ceza verilecek ama sonuç onaylanacak. Başla türlü ceza çıkamaz.
'Kural hatası' diyenlerin dayandırdığı madde farklı... Tekrar edilmesi gerektiğini savunanlar FIFA'nın "Eğer kendi ceza alanı dışında bir oyuncu, ceza alanı içindeki rakibe bir cisim atarsa hakem oyunu penaltı vuruşuyla tekrar başlatır" kuralına dayandırıyor. Siz bu madde için ne diyorsunuz?
ÖZEL MADDEDE TOP DENMİYOR
Dayandırdıkları maddede top geçiyor mu; geçmiyor. Top lafı o maddede yok. O maddede maç gereği 'cisim' diyor. Yani tozluğu, ayakkabısı, tekmeliği onlardan birini çıkarıp rakibine atıyorsa... Üzerinde zaten taşımakta olduğu cisimlerden birisini... Ama 'top' demiyor. O madde genel bir madde... Hukukta özel maddeler daima genel maddelerin önüne gelir. Buradaki madde özel madde... Sahada iki top varsa; 'sahada iki top var' dediğin andan itibaren artık başka maddeye bakma hakkın yok. Sahada iki top varsa neler olacağını o madde yazıyor. Hukukun temeli bu...
BAŞINA GELENLER PİŞMİŞ TAVUĞUN BAŞINA GELMEZ!
Beşiktaş iyi başladığı maçları tamamlayamaz oldu. Kasımpaşa karşısında da öne geçti ancak 2. yarı kaybetti. Bu istikrarsızlığın sebebi nedir?
Beşiktaş, çok eksiği olan bir takım... Bizde bir laf vardır; "Pişmiş tavuğun başına gelmez" diye... Nerede pişmiş tavuğun başına gelmeyecek olay varsa Beşiktaş'ın başında... Sahası yok. Bir de durduk yerde 4 hafta ceza aldılar. Maçlarını seyircisiz oynadılar. 'Hakem hatası' dediğimiz şeyler Beşiktaş'ın aleyhine oluyor. Beşiktaş buna rağmen şampiyonluk, Avrupa mücadelesi içinde ise bu bile büyük bir başarıdır. Para yok. Fikret Orman'ın Yıldırım Demirören'den nasıl bir enkaz devraldığını herkes biliyor. Bu alınan enkaz yetmedi, onun üstüne yeni enkazlar da eklendi.
FERNANDES HEMEN GÖNDERİLMESİ GEREKEN BİR ADAM
Fernandes'in, Beşiktaş ve taraftarı ile arası gitgide açılıyor. Sizin düşünceniz ne?
Beşiktaş'ta bir azınlık var; bunların başında da Bilic var. Fernandes'i çok büyük bir adam zannediyorlar. Benim için; Fernandes özel yaşamı, futbol yaşamı ve Beşiktaş'a karşı tavrı ile çoktan gönderilmesi gereken bir adam... O Beşiktaş içinde bir çıban başı... Taraftarın büyük bir bölümü de sevmiyor. Maraton programında sahaya giren kişinin başka fotoğrafları da gösterildi. Öyle anlıyorum ki Beşiktaş'ın amigolarından biri... Fernandes'ten hoşlanmayan taraftara sözcü olarak ya da onlara şov yapmak için sahaya girdi. Orada Şansal'ın (Büyüka) çok güzel bir lafı var: "Bunların hepsi iyi güzel de bu adama ne olacak!" Ben söyleyeyim: O adama hiçbir şey olmaz. Kızıltoprak'ta benzinliği yakmaya kalkan adama ne oldu! Kadıköy'de, meşaleyi atıp, neredeyse stadı yakacak adama ne oldu! Türkiye'de Futbolda Şiddet Yasası olmasına rağmen, herkesin yaptığı yanına kar kalıyor, herkes de bunun farkında...
CEZA ALIRLAR VE O CEZA DA KALDIRILMAZ
Rıdvan Dilmen, Beşiktaş maçındaki olaylar için "Arkadaşıma tekme atılsa, ben de tekme atardım" dedi ve kırmızı kartların kaldırılması gerektiğini savundu.
Vururdu ama kırmızı kartı da görürdü. "Ben de olsam, ben de vururdum" ne demek! Fernandes'e saldırdığı anda vurma hakkı var. Arkadaşını koruyacaksın. Ondan sonraki vurma intikam vurması... Hukukta kuraldır, bizzat ihkak-ı hak olamaz. Bir ülkede hukuk varsa, kanun varsa kimse kendi hakkını, kendi arayamaz. 'Sen Fernandes'e tekme attın; ben sana ceza kesiyorum' diyor Motta ve Almeida... Bunlar ceza alırlar ve o ceza da kaldırılmaz.