Galatasaray 'savaşçı ruh' taşıyan, yenilgiyi kabullenmeyen, 'isyankar' zihniyetini kaybetmenin sancılarını yaşıyor. Galatasaray iki yıl üst üste hangi ruhla şampiyon oldu? Geçen sezon geriye düşülen bir Ordu, bir Mersin maçı nasıl kazanıldı?
Bu geri dönüşler isyankar ve savaşçı ruhun tetiklenmesi sonucu oldu. Şimdi bu iki ruhu taşıyan oyuncuların azalması ve savaşçı zihniyetin tutukluk yapması, teslimiyetçi ruhun türemesi Galatasaray'ın dengesiz, uyumsuz, sevimsiz ve başarısız futbolundaki yumuşak karnı olarak görünüyor.
Bu ruh, ancak "savaşçı ve isyankar" oyuncular sayesinde ayağa kalkar. Geçmişte, Hagi, Popescu,Taffarel, Mondragon gibi oyuncular Galatasaraylılık konusunda 'aidiyet' duygusunu kalbinde yaşatan isimlerdi. Asla pes etmezler, kaybetmeyi asla kabullenmezlerdi. Ujfalusi, Elmander, Engin, Melo, Muslera, Terim'in yeni kurduğu G.Saray'ın 'isyankar ve savaşçı' ruhuydu..
Özellikle Ujfalusi, Elmander ve Melo sahada Galatasaraylılık ruhuyla mücadele etti. Ve bu üçlü taraftarın da kalbinde taht kurdu.
Sneijder, Dany, Eboue, Chedjou, Riera ve Amrabat sadece görevlerini yapıyorlar ama içlerinde 'aidiyet' duygusunu hissetmiyorlar. Drogba da geldiği günkü gibi coşkulu değil.
Yaşının verdiği fiziksel yorgunluktan savaşçılığını sahaya yansıtamıyor.
Yönetim yapacağı transferlerde giydikleri formayla bütünleşen oyuncuları tercih etmelidir. Bu oyuncular "Tüccar Çilek"ten çok savaşçı, isyankar ve başarıyı isteyen, Galatasaraylılık ruhuna çabuk uyum sağlayan isimler olmalıdır.
MAN CİNİ DAHA ILIMAN
Her yiğidin kendine göre bir yoğurt yiyişi vardır. Terim savaşçı, isyankar ruha sahip bir hocaydı.
Mancini daha sakin ve ılıman...
Bakış açısı da her Avrupalı hoca gibi, "Her oyuncu iyi bir profesyonel gibi kendine iyi bakmalı" şeklinde. Şimdi Mancini'den Terim yaratmak yani; İtalyan kimliğini bırakıp Terim gibi savaşçı bir ruha bürünmesini beklemek haksızlık olur. Mancini belki bu iki ruhu ayağa kaldıramayabilir ancak 'savaşçı ve isyankar' bir Florya şövalyesi, zafiyete çözüm üretebilir.