Türkiye'nin en iyi haber sitesi
LEVENT TÜZEMEN

Aysal'ın mülayim yönetimi

Liderlik kitabında altını çizdiğim çok önemli bir söz vardır: "Liderlik ettiğiniz kişilerin sizden daha fazla parlamasına izin verin; eğer o kişiler yeterince parlarlarsa ışıklarını size yansıtırlar." Bu anlamlı söze önce teknik adamlar sonra da G.Saray Başkanı Aysal açısından bakalım.
Örneğin; Aykut Kocaman Fenerbahçe'de ilk kez bir "Antrenör takımı" yarattı. Ancak sahada Alex gibi lider oyuncuya sıcak bakmayıp iplerin tamamen kendi elinde olmasına özen gösterdi. Yani; Kocaman yıldız oyuncuları ön plana çıkarmayıp kendi liderliğinde herkesin birlikte ve hocaya bağımlı olmasını sağlayan bir kadro kurdu. Sonuç; UEFA'da yarı final, Türkiye Kupası şampiyonluğu..
Fatih Terim öncelikle Florya'da kaybolan "Galatasaray Ailesi" ruhunu yeniden inşa etti. Yerli-yabancı yıldız ya da değil tüm oyuncuları bu aile ortamında birleştirdi. Takım içinde sinerjiyi yaratırken forma dağıtımında adalet duygusundan vazgeçmedi. İki yıl üst üste şampiyonluk kazanılmasında Terim "Lider" kimlikli oyuncuların önünü kesmediği gibi onların saha içinde özgür davranmasına ve sorumluluk almasını hep destekledi. Terim gibi hocalar yıldız ve lider oyuncularla çalışmayı sever. Kocaman gibi hocalar ise lider oyuncuyu sevmez. Her hocanın kendine göre yoğurt yiyişi vardır.

Aslında kimse yorulmamıştı
Ünal Aysal, 2011 yılında 2998 rekor oyla Galatasaray Başkanlık koltuğuna oturmuştu. Bu oy gücü Aysal'ı sadece iktidar yapmadı, muktedir hale de getirdi. Galatasaray'ın aklı selim büyüklerinin "Ortak akıl"la oluşturdukları Aysal Başkanlığındaki yönetim iki yıllık icraatında futbolda iki şampiyonluk yaşadı. Basketbol, voleybol dahil birçok amatör branşlarda başarı merdivenlerini hızla tırmanmaya başladı.
Sayın Aysal'a başlangıçta gücü Galatasaray'ın başkanlık makamı verdi. Başarılar sonrası Aysal koltuk gücünün eline geçmesinden sonra tıpkı Aykut Kocaman gibi "Başkan yönetimi" kurmaya yöneldi. Nasıl mı?
Aysal, ilk yönetiminde Ali Dürüst, Refik Arkan, Semih Haznedaroğlu, Adnan Öztürk, Abdurrahim Albayrak gibi başkan, yıldız ve lider olabilecek isimlerle yola çıktı.
Aysal'ın kurumsallaşma adına profesyonelleri öne çıkarması seçilenleri rahatsız etti. Başkanın seçime gitme konusunda "Güven tazelemek istiyorum. Bazı arkadaşlar yoruldu" yorumu gerçekleri yansıtmıyor. Çünkü camianın kendisine karşı asla bir güvensizliği yoktu. Yol ayrımına geldiği arkadaşları da bence yorulmamıştı.
Yönetimin ağır toplarıyla, eleştirilmekten hoşlanmayan Başkan arasında yaşanan görüş ayrılıkları, Ünal Aysal'ı "Yönetim Takımı" kurma adına seçim için düğmeye bastırdı.
Aysal'ın listeden çıkardığı isimler "Tecrübeli, yönetimi deneyimi yüksek, sözünü esirgemeyen ve hiperaktif"ti. Yeni listede "Mülayim" isimler var. Yani Başkan Aysal'ın istediği, suya sabuna karışmayan "Evet. Haklısınız." Diyerek baş ağırtmayacak isimler biraya geldi. Liderlik kitabında şöyle der: "Başarılı liderler, doğru zamanda, doğru amaçla, doğru hareketi yaparlar.."
Aysal'ın ilk yönetimle kazanılan iki şampiyonluk var. Bakalım Sayın Aysal'ın "Başkan yönetimi" anlayışıyla kurduğu yeni yönetim Galatasaray'a neler yaşayacak. Galatasaray Ailesi'ne yeni liste dilerim huzur, barış ve başarılar getirir.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA