Dün sahada olan iki takımın da benzer özellikleri vardı. Beşiktaş da Karabük de top rakipteyken ligin iyi oynayan ekiplerinden. İki takımın da ortak özelliği her maçı coşkulu oynamaları ve zor pozisyon vermeleri. İkisinin de hücum özellikleri benzer. Özellikle ikinci bölgede kazandıkları topu çok çabuk ceza sahasına sokuyor ve pozisyon buluyorlar. Tabii ki Beşiktaş'ın oyuncu kalitesi rakibine göre biraz daha iyi. Büyük takım ve puan olarak çok daha önde. Ama iki takımın da hedefi var. Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi'ne direkt gitmek istiyor. Kardemir Karabük de Avrupa Ligi'ni kovalıyor. Maç başladı... Hani çocukluğumuzda oynardık ya "gol atan galip" derdik hava kararınca. Dün de öyle bir mücadele izledik. Daha başından belliydi kısır bir maç izleyeceğimiz. İki takım da beraberliğe razı değil ama pozisyon da fazla yok. O çocukluğumuzdaki maçlar gibi oldu ve dün gol atan kazandı. Beşiktaş'ın kiralık olarak Karabük'e gönderdiği Eneramo 90. dakikada ağları havalandırdı ve siyah-beyazlıları İstanbul'a eli boş gönderdi.
Kardemir Karabük'te dün gece özellikle savunmanın merkezinde oynayan Mabiala ve önlerindeki Samba Sow çok etkiliydi. Beşiktaş'ta da Pedro Franco ve Dany ikilisi dikkatli ve çabuktu. Ama genel anlamda pozisyon üretmekten yoksun, bireysel yaratıcılıktan yoksun iki takım izledik. Teknik direktör Slaven Bilic'in Atiba'yı sağ önde başlaması da benim için sürpriz oldu. O da başarılı olmadı zaten.
Hakem Tolga Özkalfa çok düdük çaldı ama ciddi hata yapmadı. Sonuç olarak coşkulu ama kalitesi düşük bir maç oldu.