Aynalı beşik, zilli tef, saltanat kayığı, saplı davul, topaç... 17. yüzyıldan başlayarak 1950'li yıllara dek üretimi yapılan tarihi Eyüp oyuncakları, sihirli ellerin dokunuşuyla tarih olmaktan kurtuldu. Geçmişin oyuncaklarını, bugünün çocuklarına tanıtmak için kolları sıvayan oyuncak ustası beş kadın, kurdukları atölyede miniklere ve yetişkinlere Osmanlı tarihinin unutulmaya yüz tutmuş oyuncaklarını üretiyor. Osmanlı'da oyuncak üretiminin merkezi olan Eyüp'te ustaları tarafından üretilen bu oyuncaklar, çocukların neşe kaynağıydı. Hatta Evliya Çelebi'nin
Seyahatnamesi'ne göre, 1635'te Eyüp Oyuncakçılar Çarşısı'ndaki 100 dükkanda 105 oyuncakçı çalışmaktaydı. Oyuncakların ana malzemeleri de hayli ilginç: Tahtakale'nin tahta atıkları, sobacıların kullanılmayan tenekeleri, Sütlüce Mezbahası'ndan alınan deriler ve Alibeyköy ile Kağıthane derelerinin biriktirdiği killer... Avrupa Birliği'nin 2005'te başlattığı 'Eyüp Oyuncakları Projesi' ile aldıkları altı aylık eğitim programında bir araya gelen kadınlar, önce bu tarihi oyuncakların nasıl yapıldığını öğrendi. 2006'da bir kooperatif kurdular. Şimdi 'Eyüp Oyuncakçısı' isimli dükkanda ürettikleri oyuncakları çocuklarla buluşturuyorlar. Atölyede Asuman Ustaoğlu, Şennur Ülker, Gönül Tütün, Zuhal Solmaz ve Reyhan Kartak maharetlerini sergiliyor. Geçmişte 28 parça olduğu bilinen oyuncaklardan 21 tanesini yapan kadınlar, aslına uygun olsun diye kullanılan malzemeleri dahi değiştirmemiş. Diğer altı oyuncağın yapılamamasının sebebi de uygun materyallerin bulunamaması... Ustalar bütün bunları yaparken bir de 'Tarihi Eyüp Oyuncakları' markasını satın almanın sevincini yaşıyorlar. 'Kendi Oyuncağını Kendin Yap' atölyelerinde ise önce miniklerin anlayabileceği sade bir dille oyuncakların tarihi anlatılıyor. Eyüp'ün kadın oyuncak ustaları daha çok anaokul ve ilkokul öğrencilerine eğitim veriyor. Sonra da miniklere, oyuncakları diledikleri gibi boyama özgürlüğü tanıyorlar. Teknolojiden başı dönmüş miniklere 'tarihi' bir işle uğraşma fırsatı vermek en büyük mutlulukları. Ürettikleri oyuncaklara sadece çocukların değil, yetişkinlerin de ilgi gösterdiğinin altını çizen kadınların tek korkusu, bin bir güçlükle açtıkları atölyelerini ayakta tutamamak. Onlar "Eğer insanlardan ve devletimizden destek görebilirsek ayakta kalıp geçmişin unutulmaya yüz tutmuş hazinesini, gelecek nesillere aktarmak yolunda aracı olabiliriz" diyor.
Zilli teften saltanat kayığına
Oyuncak ustaları 'eyupoyuncakları.com.tr' siitesinde ürettikleri tarihi oyuncakları sergiliyor. Tarihe uygun olarak kadın ustaların ellerinde hayata dönen 21 oyuncak şöyle: Aynalı beşik, zilli tef, saltanat kayığı, saplı davul, topaç, kaynana zırıltısı, def, düdüklü testi, şeytan minaresi, çın çın, kumbara, cambaz, el arabası, dönmedolap, darbuka, aynalı araba, tel dolap, tahta kılıç, kağnı, çek çek araba, el cambazı.