"Benim
için yolculuk, her şeyden evvel insanın içine yolculuk edebilmesi demektir. Arzın merkezine gider gibi, özümüze, kendimize, benliğimize seyahat etmek demek. Ne vakit yolculuk yapsam, bir şehirden bir başka şehre, bir kıtadan bir kıtaya, insanlığın nice hallerini sil baştan düşünmek için eşsiz bir fırsat buluyorum." Bu sözler, Elif Şafak'a ait. Louis Vuitton'un Bağdat Caddesi'ndeki yeni mağazasının açılışı şerefine 'yolculuğun anlamı'nı böyle anlatıyor, Şafak. Ünlü Fransız lüks modaevinin yeni adresine taşınan Suadiye mağazasının açılış enstalasyonunun bir parçası bu sözler. Değerlerinden biri olan 'yolculuk' temasına odaklanan marka, aralarında Şafak'ın da bulunduğu 12 ilham verici Türk kadınına, aynı soruyu sordu. TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, sanatçı Jale Yılmabaşar, moda tasarımcısı Dice Kayek, işkadını Gaye Çevikel, sanatçı Serra Yılmaz, Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, uzay bilimleri profesörü Prof. Dr. Feryal Özel, Suzan Sabancı Dinçer, endüstri ürünleri tasarımcısı Defne Koz, mimar Seyhan Özdemir ve manken Tülin Şahin'in yorumları, tasarımcı Emel Kurhan tarafından elyazısına döküldü ve açılış günü iki katlı binanın dış cephesinde gösterildi. Bu isimleri, markanın Türkiye ofisi tarafından belirlendiğini belirtmekte fayda var. Bu projenin devamı ise önümüzdeki aylarda çocuk ve kadın okuma-yazma seviyesinin artırılmasıyla ilgili bir girişimle karşımıza çıkacak.
TÜRK SANATÇILARLA DA ÇALIŞACAĞIZ
Suadiye mağazasına gelen davetlilerin el yazısından karakter analizi yapan grafoloğun yanı sıra Ruben Toledo tasarımı kartpostallara yazılan notları göndermek üzere bekleyen postacı da açılışın diğer dikkat çeken etkinliklerindendi. Suadiye'deki yeni mağazada, ilk kez lokal dokunuşlara da yer verilmiş. Hemen giriş katında sergilenen Ara Güler kitabıyla nazar boncukları, Louis Vuitton'un yalnızca ilham verici kimliklerle değil, dekoratif detaylarla da lokal değerlere sahip çıkmaya başladığının kanıtı gibi. Markanın bu yeni 'glokal' eğilimini ve yolculuk kavramını Louis Vuitton Başkanı ve CEO'su Yves Carcelle'le konuştuk.
- Dekorasyonda Ara Güler'in kitabı ve nazar boncukları dikkatimi çekti. Açılıştaki enstalasyonda da Türk kadınlarını tercih ettiniz. Louis Vuitton lokalleşiyor mu?
- Dünya çapında bir markayız ama var olduğumuz ülkelerin köklerini korumaya özen gösteriyoruz. İlham verici Türk kadınlarıyla çalışmak bizim için çok önemliydi. Hem Türk kültürüne bağımızı göstermek, hem de mağazanın açılışına bir hikâye, anlam, kişilik katmak istedik. Diğer lüks markalardan çok farklıyız; Louis Vuitton sadece Louis Vuitton mağazalarında satılır; toptan satış yoktur, lisans vermeyiz ve tüm mağazalar bize ait. O yüzden her mağaza bizim için büyük bir kutlama sebebi.
- Enstalasyon, eşlik eden sesler ve filmle beraber neredeyse bir çağdaş sanat eseri gibiydi...
- Louis Vuitton sanata çok yakın bir marka. Kimi zaman bir sanatçı vitrinlerimizi tasarlıyor, kimi zaman enstalasyonlar, kimi zaman sergiler yapıyoruz. Ürün tasarımında işbirliği yaptığımız da oluyor (Stephen Sprouse). Louis Vuitton, Champs-Elysee mağazasının vitrinini bir Türk sanatçıya (Haluk Akakçe) tasarlatan ilk Fransız lüks markası da mesela. Ayrıca ileride Türk sanatçılarla daha çok beraber çalışmayı istiyoruz. Ama lokal kültürü bir ülkeyle sınırlamamak gerek. Mesela şu anda dünyadaki bütün vitrinlerimizde Hint yeni yılı olan Diwali'yi kutluyoruz. Böylece Hint kültürünü dünyaya tanıtıyoruz. Bu da bizim yolculuğumuzun bir parçası.
- Açılıştaki enstalasyonun da anafikri yolculuk. Louis Vuitton için nedir yolculuk?
- Yolculuk olgusu, fiziksel yolculuktan öte bir kavram bizim için. İnsanların bir yerden bir yere gitmesi değil sadece. Bu zaman içinde yolculuk olabilir, kültürlere yolculuk olabilir, kişisel tecrübelerle duygular içinde yolculuk da olabilir. Bir kültürü bir yerden bir yere götürmek; seyahati yolculuğa dönüştürmek bizim en önemli misyonlarımızdan biri.