Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Tavuk kendini boğazladı!

Onunla da olmuyor, onsuz da... Reklamlardan söz ediyorum. Tıpkı şarkıdaki gibi; varlığı bir dert, yokluğu yara...
Ancak son zamanlarda reklam sektörünün, özellikle televizyon izleyicisini fazlasıyla 'hor kullandığını' gözlemliyorum. Programın en heyecanlı yerinde devreye giren reklamlar, o ürün ya da hizmet konusunda istem dışı bir reddetme refleksi ve koyu bir antipati yaratıyor.
Aslında hâlâ oturup da bir reklam kuşağını başından sonuna kadar izleyen var mı, bilmiyorum. Hele dizileri, programları internet üzerinden reklamsız izleme olanağı bulduğundan beri, seyircinin reklam kuşaklarını sadece 'ihtiyaç molası' olarak gördüğünden eminim. Nitekim, reklam mecrası uzun kuşaklar yerine 'ürün yerleştirme' veya 'bant reklam' alanına kayıyor.
İşin reklamcılık açısından vahim tarafı, televizyon başında yaşanan bu 'usanma hali'nin, diğer reklam alanlarında da 'tepki' yaratması. Millet, televizyondaki reklam bombardımanından öyle bezdi ki, artık yoldaki billboard'lara bile yüzünü çeviriyor, uzatılan broşürü almıyor. Hatta mecbur olmasa, üzerinde reklam giydirmesi bulunan otobüse bile binmeyecek... Reklamcı dostların 'altın yumurtlayan tavuk' olarak gördüğü hedef kitle, aslında kendi kendini boğazladı.
Bizimkilerin haberi yok...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA